Mısır ülkesinin önemli kentlerinden biride. Bize göre güney, Mısıra göre kuzey Akdeniz’in kıyısında bulunan İskenderiye kentidir, bu kentin kuruluşu Makedonyalı Büyük İskender’in adına gider, Büyük İskender 32 yıl yaşamış nerdeyse dünyanın her yerinde eserleri vardır. İskenderiye bugün için kültür ve ilim bakımında Kahire’den sonra Mısırın diğer bir değeridir. İskenderiye Kahire’den 200 Km uzak, Akdeniz’e uzun bir kıyısı ve 7 Milyon kadar nüfusu ile ülkenin ikinci büyük kentidir, bu kentin İsmi içinde bulunan ve dünyanın sayılı kütüphanelerden birisi olan, İskenderiye kütüphanesi kitaplıktan öte bir tarihtir, bir şaheserdir, öyle düzenli öyle teferruatlı tarifi mümkün değil, etrafında kurulan Üniversitelerin öğrencileri, buraya ayrı bir renk verirler. Her kesin hayatında bir sefer dahi olsa görmesi, gezmesi gereken bir yerdir bu kütüphane. Kahire’den üç arkadaşımla beraber, İskenderiye’ye gitmek için Minibüse bindiğimde, bana bu şehir ve kütüphanesi öyle tarif edilmişti ki bir an önce verip görmekten sabırsızlanıyordum, nihayet kısmet oldu  gündüz saat 10 civarı vardık. Giriş bileti aldıktan sonra okuma salonlarını müzesini gezdik, çok güzel ve göz alıcı raflardaki kitaplar, birde Selâhaddin’in el yazmaları yani günlükleri burada arşivde muhafaza edilir, maalesef onlara ulaşmak imkanımız olmadı. Bu güzel şehri dolaşmak istedik. İskenderiye büyük bir şehir, burayı iyi görmek ve gezmek için bir gün yeterli değildi, ama zamanımız bir gündü. Kütüphaneden sonra sahile çıktık İskenderiye’nin sahili çok uzundur, akşama kadar gezdik taksilere bindik başını ve sonunu görmedik. İskenderiye’nin kıyı uç noktasında Büyük İskender’in inşa ettirdiği kale hala ayaktadır, Restore edilmiş, Sarayından savunmasına kadar çok amaçlı inşa edilen bir kaledir, bu kaleyi gezmek içinde giriş ücreti ödedik. Mısır Hükümetleri Turizme ve bu tarihi değerlere çok şey borçludur. İskenderiye Afrika kıtasında olduğu için kurak bir yerdir, fakat Nil nehri belki de son görev olarak, Denize dökülmeden kollara ayrılır,  bu güzel şehri de unutmamış olacak ki, bir kolu da yolunu buraya uğramış. Nil’in bu su yolu her yerde olduğu gibi bu şehre de hayat vermiş.