Batman'da gençlerin büyük bir bölümü üniversite mezunu, ancak çoğu kahvehanelerde, kafelerde vakit öldürüyor. Eğitim aldılar ama bu eğitimi hayata geçirmekte zorlanıyorlar. Peki, sorun nerede? Birçoğu suçu ebeveynlere atacak, fakat işin aslı farklı. Öncelikle doğru mesleği seçmek gerekiyor. Eğitim demek, sadece diploma sahibi olmak değil; aynı zamanda bilgi ve yetkinlik kazanmak demektir. Kimya mühendisinden bilgisayar mühendisliğine, inşaat mühendisinden gıda mühendisliğine kadar birçok mezun, mesleklerini icra etmek yerine kahve köşelerinde vakit geçiriyor. Neden mi? "KPSS'ye girdim, atanamadım" ya da "Yüksek puan aldım ama torpil yüzünden işe giremedim" gibi serzenişlerle karşılaşıyoruz. Ancak hayat sadece devlet kapısından ibaret değil. Serbest piyasada da nitelikli mühendislere ihtiyaç var. Batman küçük bir şehir; organize sanayisi sınırlı. Burada iş bulmak zor olabilir. O halde ne yapmalı? Sanayinin kalbinin attığı İstanbul, İzmir, Ankara gibi şehirlere gitmek gerekiyor. Gençler, elinizde son model telefonlar var. Günün birkaç saatini internetten iş ilanlarını araştırarak geçirebilirsiniz. Batman'da kaldığınız sürece o kahve köşelerinden çıkamazsınız. Üstelik evlenip aile kurduğunuzda bu yük daha da ağırlaşacak. Siyasete takılıp kalmak yerine, geleceğinizi kendi ellerinizle şekillendirin. Bakın, Urfa'da ilkokul mezunu biri, yedi kuşaktır sabun üretiyor ve bu işten geçimini sağlıyor. Oysa bizim kimya mühendislerimiz kahvehanelerde tesbih çekiyor. Ne kadar sigara içerseniz için, ne kadar nargile çekerseniz çekin; Batman'ın imkânları belli. Sonra kimse “Bizi uyaran olmadı” demesin. Bu bir uyarıdır: Gittiğiniz yol yol değil. Kendinize gelin gençler! Hoşça kalın...