İnsanın beyin, kalp, beden ve diğer organları, işlevlerini bütünüyle yitirdiği, canlılığını kaybettiği, ruh bedenden ayrıldığı zaman ölüm gerçekleşir. Bu durum, Allah yolunda öldürülenler için de söz konusudur. Ancak “Allah yolunda öldürülenler için ölüler demeyin, hayır, onlar diridirler, fakat siz bilemezsiniz.” (Bakara, 2/154.) ayetinde Allah yolunda öldürülenlere ölüler denilmemesi emredilmektedir. “Şehitlere ölüler demeyin.” demek onlar hakkında “ölüler” diyerek ulu orta konuşmayın demektir. Ayette, şehitlerden saygıyla söz edilmesi gerektiğini belirten mecazi bir anlatım vardır. Diğer taraftan ölen insan, yemez, içmez, herhangi bir şeyden zevk almaz, sevinmez. Hâlbuki şehitler böyle değildir. Çünkü şehitler, görünürde ölmüş olsalar bile Allah’ın kendilerine bahşettiği özel bir hayatla diridirler. Onların hissetme, lezzet ve zevk alma kabiliyetleri vardır. Allah katında onlara bol nimetler, geniş rızıklar sunulmakta ve onlar mutlu bir hayat yaşamaktadırlar fakat dünyadaki insanlar bunu fark edemezler. Çünkü şehitlerin hayatları mahiyet bakımından dünyadakilerden farklıdır.