Marmaraereğlisi ilçesinde İbrahim Güzel (50), 3'ü erkek 4 çocuğundan Mustafa Güzel (27) ile birlikte açtıkları iş yerinden motosiklet ve bisiklet tamirciliği yapıyor. 20 yıldır tamircilik yapan Güzel'in kızı İstanbul'un Silivri ilçesi Necip Sarıbekir Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi 9'uncu sınıf öğrencisi Melisa Güzel de okuldan arta kalan zamanlarında babası ve ağabeyinin yanına gidip motosiklet ve bisiklet tamir ediyor.
Babasının 2 yıl önce meslek öğrenmesi için kuaförün yanına çırak olarak verdiği Melisa Güzel, bu işi yapmak istemediğini belirterek ayrıldı. Melisa, babasının iş yerine gidip çalışmaya başladı. Tamir takımlarını babasının yanına gidip gelirken öğrendiğini söyleyen Güzel, "Zaten takımları biliyordum. Babamın yanında çalışmak isteği duydum. Babam da bunu kabul etmedi, 'Yapamazsın, edemezsin' dedi. Ben de dedim ki işte yaparım, dedim. Takımları öğrendiğim için de geldim, ilk başlarda birazcık takıldım, ettim. Bisikletle başladım ilk başta, lastik patlağı falan yapmaya başladım. Ondan sonra motorlara geçtim. Babamdan yardım aldım, beraber yaptık. Bazı şeyleri öğrenirken zorlandım. Bana 'takım getir' diyordu, 'O ne? Nasıl bulacağım' diyordum. Bana yerini söylüyordu, ben de götürüyordum. Bazen yapamadığım şeyler oluyordu, bozduğum şeyler oluyordu" dedi.
'ZOR DEĞİL'
Lisede ulaştırma, lojistik ve iç-dış ticaret okuduğunu belirten Melisa Güzel, okulla çalıştığı yerin bir ilgisi olmadığın belirtti. Derslerinde başarılı olduğunu söyleyen Melisa, "Önceden de motosiklet tamircisi olmak istiyordum, babamın yanında çalışmak istiyordum. Bu bölümü sonradan seçtim, bir bağlantısı yok aslında. O mesleği yaptıktan sonra tekrar gelip burada babamın yanında çalışacağım. Çok şaşırıyorlar beni görenler. Diyorlar, 'Kız motosiklet tamircisi mi olur, nasıl yapıyorsun, nasıl öğrendin' diyorlar. Aslında zor değil. Bilmek, öğrenmek isteyene kolay. Yani şaşırılacak bence hiçbir şey yok. Her kadın her istediğini yapabilir. Ben de bunu yapıyorum. Arkadaşlarım dışarıda eğleniyor, ben de burada eğleniyorum. Benim eğlenme kaynağım burası. Onların dışarısı olabilir. Ben de dışarı çıkıyorum tabii ki. Geziyoruz, eğleniyoruz ama burayı daha çok seviyorum, buraya daha çok vakit ayırıyorum. Arkadaşlarım da iyi karşılıyorlar, 'yaparsın bunu, edersin, senin arkandayız, destekliyoruz' diyorlar. Çok fazla desteklerini duydum onların da. Onlar zaten benim bu yollara gelmemi sağladı. Onlara da çok teşekkür ederim. Zorlandığımda en büyük desteği babamdan alıyorum. Babam benim en büyük destekçim. Dağ gibi durdu diyebiliriz aslında. Çok teşekkür ona da buralara gelmemi sağladığı için" dedi.
'MOTORU SÖKEBİLİYOR'
İbrahim Güzel, kızının kendisine gelip, yanında çalışmak istediğini ancak buna karşı çıktığını anlattı. Güzel, "Biraz pis iş, sen yapamazsın. Bir bayan olarak uğraşamazsın, yapamazsın. Bence başka bir işe verelim, dedim. Hatta kuaföre verdik. Kuaförde fazla çalışamadı, tekrar geldi buraya. Zaten seviyor, motora binmeyi seviyor, bisikletle uğraşmayı seviyor. Her seferinde gönderiyordum, 'Dersine daha çok çalış' diyordum. 'Baba dersimi de yaparım, işimi de yaparım, bana fırsat ver.' dedi. O şekilde bisikletten başladı. Ondan sonra motora başladı. Devam etmeye başladı. Beni şaşırttı. Yani hiç ummuyordum yani o kadar alışacağını. Bayağı güzel de ilerledi, her şeyi hemen hemen öğrendi. Bugün motoru sökebiliyor, istediğimiz şeyi söküp takabiliyor. Her şeyi yapabiliyor" dedi.
'ÇIRAK 3 GÜN SONRA KAÇIYOR, MELİSA ÇALIŞIYOR'
Tamirciliğin bitmeye başladığını söyleyen İbrahim Güzel, şöyle devam etti:
"Bir de şöyle bir şey var. Zaten bu meslek artık iyice bitmeye başladı. Tamircilik, sanayicilik işi iyice bitmeye başladı. Çırak bulamıyoruz. Çırak geliyor üç gün çalışıyor, ‘elim yağ oldu’ deyip kaçıp gidiyor. Ama Melisa o elleri yağ olmasına, bir bayan olarak elleri yağ da olsa pis de olsa geliyor burada çalışıyor. İşi öğreniyor, gayret gösteriyor. Yani başkasından daha çok gayret gösteriyor. Bu benim yanımda olduğundan mı veya çalışma arzusu mu? Bence çalışma arzusu, severek yapması önemli. Çünkü babasının yanında olsa bile bir şeyi bir zorla yaptırmak var, bir de kendine bırakıp kendisi yapması var. Kendi takımları öğreniyor. Tarif ediyoruz, şurada takımlar, ismi bu diye ve çabuk öğreniyor. Hem okulunu okuyor. Okulunda da başarılı, Çok şükür onur belgesi de getirdi, kendisi, derste de çok iyi. Öğretmenlere de bu arada teşekkür ederim. Bu şekilde hem bize yardımcı olmuş oluyor boş vakitlerinde, canı istediği zaman gönderiyorum, geziyor, arkadaşları geliyor. Bazen arkadaşların bisikletlerini yapıyor. O arkadaşlar da geliyor. Yanına gelip muhabbet ediyor. Kahve falan ısmarlıyor burada. Yani hem kendi zamanını geçiriyor biz de karışmıyoruz. Yani beni bayağı şaşırttı ve mutlu etmiş oldu. Yani benim destekçim oldu, çırağım oldu, yeri geldi ustamız oldu."