Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir
Fatma Şimşekoğlu

UBUNTULU ISIRIK (2)

Ülkem vurgunda. Ölmüş ama haberi yoklar koşmaya devam ediyor. Avcı ve Kılavuz olan biteni seyrededursun bu av hikayesinden farksız koşmakta olan ülkem yığılıp kaldığında tüm gerçeğimizle yüzleşeceğiz sanırım. Hem de üstüne üstlük boylu boyunca iki seksen yere yığıldığımızda yaşam için yapılabilecek hiç bir şey kalmamışken. 

* Hülya Avşar, simidi 50 kuruş, bizi de martı zannediyor olmalı…

* Gerekirse simit yiyecekmişiz… Simit ile ekmeğin fiyatı aynı, Hülya Avşar’a duyurulur.

* Hülya Avşar bile çıkıp, ekonomi konuşuyorsa vay halimize…

Konuşmaya devam ediyor ülkem…

Geçen hafta içinde Türkiye’nin içine düştüğü ekonomik krizin herkese ve her kesime mutlaka yansıması oldu. Benim bildiğimse bir tek şey var: Türkiye’de hatta şimdiki duruma göre dünyada eğer hayattaysak mutlaka bu tür günleri, bu zamanları öngörüp biraz daha farklı yaşamak lazım. ‘Bu saatten sonra simit mi yiyeceğiz?’ gibi söylemlerden çıkıp “Gerekirse yenecek ama bu günler de biraz kolay atlatılacak. Biraz bizim bu işi, insanlar olarak bireysel halletmemiz gerekir diye düşünüyorum.”a bir son vermeliyiz. Tam bunu diyecekken Deniz Seki bir başka garip açıklama yapmaz mı? Simitten sonra şimdi de bir ısırıkla sallanıyor gündem. “Hülya Avşar’a laf söyleyenin ayağını ısırırım!”larla oyalanıyoruz bu kez.  Seki, “Ona laf yok. O çok özel bir kadın. Ona laf söyleyenin ayağını ısırırım!” derdemez “ubuntu” felsefesi düşüyor aklıma. Biri bir ısırık atacaksa şu “ubuntu”dan bir parça koparsa diyorum.

“Ben, biz olduğumuz zaman benim.” 

Ubuntu; insanların birbirlerine bağlılık ve ilişkilerine odaklanan etik ya da hümanist bir felsefedir. Sözcük Güney Afrika’daki Bantu dillerinden gelmektedir. Ubuntu klasik bir Afrika anlayışı olarak görülmekte ve adını bu felsefeden almaktadır. Bilmeyenler için söylüyorum Güney Afrikalı insan hakları aktivisti ilahiyatçı Nobel Barış Ödüllü Desmond Tutu Ubuntu’yu şu sözlerle açıklar:

“Ubuntu’ya inanan bir insan diğerlerine açıktır, diğerlerine olumludur, diğerleri iyi ve yetenekli olduğunda tehdit altında hissetmez, onun daha büyük bir bütünün parçası olduğunu bilmekten gelen bir özgüveni vardır ve diğerleri aşağılandığında, küçük düştüğünde, zulme uğradığında ya da ezildiğinde kendini de aşağılanmış hisseder.”

Türkiye’de yaşanan ekonomik kriz hakkında açıklamalarda bulunanlar, ölmüş ama haberi yoklar, ayak ısıranlar bilsinler ki bir şey yapılacaksa “Ben, biz olduğumuz zaman benim.” ile ve Ubuntu felsefesini bilerek yaşanmadıkça kimseye yaşam hakkı olmayacaktır.

Felsefesi olan bireylerin oluşturduğu bir toplumda mutlu yaşamak umuduyla UBUNTU UBUNTU UBUNTU diye haykırmak istiyorum ama tek sesten ne çıkar ki? Biz olmak umuduyla herkese eşit yaşam hakkı tanınan bir dünyada yaşamak ne güzel olurdu. Benimki de hayal işte; sevgiyle kalın…

UBUNTU

UBUNTU

UBUNTU…

YORUMLAR

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

YAZARLAR
TÜMÜ

SON HABERLER