Büyük İstanbul Mitingi sonrasında konuşan Yapıcıoğlu, sosyal medya ve anketlerin aksine meydanların seçimi Erdoğan’ın birinci turda kazanacağına işaret ettiğini söyledi.
Cumhur İttifakı’nın, Atatürk Havalimanı Millet Bahçesi’nde düzenlediği Büyük İstanbul Mitingine katılım; resmi rakamlara göre 1 milyon 700 bin olarak açıklandı.
HÜDA PAR Genel Başkanı Zekeriya Yapıcıoğlu, miting sonrasında değerlendirmelerde bulundu.
“Meydanlar diyor ki; bu seçim birinci turda biter”
1 milyon 700 bin kişinin katıldığı ‘Büyük İstanbul Mitingi’ hakkında değerlendirmelerde bulunan Yapıcıoğlu, “Gerçekten miting muhteşemdi; kalabalık çok iyiydi hem coşkuluydu. Sosyal medyaya bakarsanız Kılıçdaroğlu Cumhurbaşkanı, anketlere bakarsanız dengede bir durum gibi görünüyor ya da acaba birinci turda biter mi diye bir sürü soru işareti ama meydanlar bunu söylemiyor. Meydanlar diyor ki; bu seçim birinci turda biter. Bugün İstanbul’daki bu büyük miting bunun habercisidir. Önceki gün Erzurum, dün Kayseri bunu söylüyordu, daha önce Mersin, Urfa, Antep, Diyarbakır, Van… Meydanlar aslında bu seçimin birinci turda biteceğini söylüyor. Bugün için bir klasik haline gelmiş aslında, seçimden bir hafta önce partiler; hafta sonuna denk getirecek şekilde İstanbul’da büyük mitinglerini yaparlar. Dün CHP’nin Genel Başkanı’nın mitingi vardı; bugün Sayın Erdoğan’ın mitingi vardı. İkisinin arasındaki farkı aslında bütün millet görüyor. Ben öyle zannediyorum ki bu fark sandığa da yansıyacaktır. Bu durum, her gün biraz daha netleşiyor, daha önce çok reklamı yapıldı, balon şişirildi sanki yüzde 60-70 oy alacakmış gibi bir propaganda yapıldı fakat Millet İttifakı’nın adayı Kılıçdaroğlu konuştukça aslında vaatlerinin içinin boş olduğu hatta en büyük vaatleri güçlendirilmiş parlamenter sistemdi şu an dillendirmekten bile vazgeçtiler. Millet bir şey söylüyor; ‘Evet, sıkıntılar var, ekonomik sıkıntılar var başka bazı konularda şikâyetler var ama yaparsa yine bu adam yapar’ diyor. Öyle zannediyorum ki 14 Mayıs’ta bu durum sandığa yansıyacak.” dedi.
“Son saate kadar boş durmayalım”
Cumhur İttifakı bileşenlerine mensup partililerin miting alanına akın ettiğini, mitinge katılanlar kadar yolda kaldığı için mitinge katılamayanların da olduğunu dile getiren Yapıcıoğlu, “Yolda kalanlarda buraya gelebilseydi gerçekten tarihi bir kalabalık olacaktı ve kırılması güç bir rekor ile insanlar buraya akacaktı. Ben hepsine birden yani Cumhur İttifakının içerisinde yer alan partilerin tabanlarına ve kendi kardeşlerime, HÜDA PAR’lılara şunu söylüyorum; evet, meydanlar bunu söylese de son saate kadar boş durmayalım. Hep söylüyoruz, mutlaka kıyıda köşede hala kafası karışık birileri vardır, sandığa gidip gitmemekte tereddüt eden birileri vardır. Onlar kimse onları bularak herkesin seçim gününe kadar en az bir kişiyi ikna ederek sandığa götürmesi ve Cumhur İttifakı’nın adayı mevcut Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’a destek vermesi, milletvekili seçimlerinde de AK Parti listelerine destek vermesini istemesi yine Cumhur İttifakında kendi partilerine oylarını vermeleri için vatandaşı ikna etmek için bir haftaları var. Bu bir haftayı boş geçirmeyelim. Bu iş rehavete gelmez, kazanmak garanti olsa bile mutlaka aradaki farkı olabildiğince açmak için bir çaba içerisinde olmalıyız. Biz diyoruz ki hedef en az bir önceki seçime yani 2018 seçimlerine göre daha iyi bir oranla Sayın Cumhurbaşkanımızı o görevle görevlendirelim. Yeniden Cumhurbaşkanlığı makamına kendisini getirelim, bu yetkiyi verelim ki hizmetler devam etsin.” şeklinde konuştu.
Vatandaşın sandığa giderken bütün dünya müstekbirlerinin, emperyalistlerin, sömürgecilerin koro halinde Erdoğan gitmeli şeklinde konuştuğunu düşünmesi gerektiğini hatırlatan Yapıcıoğlu, “Biz de onlara diyelim ki; Erdoğan’ın gidip gitmeyeceğine siz karar veremezsiniz, bu millet karar verecek ve millet onunla yola devam diyecek inşallah.” diye belirtti.
“Kürdün kimliğini inkâr eden, onun dilini yasaklayan ve her türlü zulmü onlara reva gören tek parti faşizmiydi”
Konuşmasının devamında Kürtlere seslenen Yapıcıoğlu, “Kürdün kimliğini inkâr eden, onun dilini yasaklayan ve her türlü zulmü onlara reva gören tek parti faşizmiydi. Bu tek parti faşizmi döneminde yapılan uygulamalar belki ondan sonra kardeşliği bozdu ve bu sorun büyüyerek geldi. 80 yıl sonra çok daha tehlikeli bir boyuta ulaştı ama bu yüzyıllık tarih içerisinde bu sorunun çözümü noktasında da yine en güçlü adımlar Sayın Erdoğan tarafından atıldı. Bu ıskalanmasın. Sayın Erdoğan farklı yerlerde ve zamanlarda ‘çözüm adına uzatılan elimizi ısırdılar’ diye bir tabir kulandı. Evet, o eli havada bırakmayacak, samimiyetle tutacak bir el bulduğundan ben inanıyorum ki bütün sorunlarımız adalet temelinde kardeşçe çözülebilir.” ifadelerini kullandı. (İLKHA)