Türkiye’nin Avrupa Birliği üyelik süreci 1963 yılında Avrupa Ekonomik Topluluğu ile yapılan ortaklık antlaşmasıyla başlamıştır. Türkiye, 1987 yılında da tam üyeliğe başvurmuştur.1999 yılında ise Avrupa Birliği üyeleri tarafından aday ülke olarak kabul edilip 2005 yılında ise tam üyelik müzakerelerine başlanmıştır. Âmâ ben Türkiye’nin Avrupa Birliği’ne alınacağı kanaatinde değilim. Çünkü Avrupa Birliği, Hıristiyan bir birliktir ve Türkiye gibi Müslüman bir ülkenin bu birliğe katılmasını istemez. Avrupa Birliği’ne üye ülkeler, Türkiye’ye biraz umut aşılamak için müzakere sürecini ilerletse de kendi kurdukları birliğe Türkiye’yi almak istemezler ve gördüğümüz gibi Türkiye’yi sürekli oyalıyorlar. Yani yarım asırdır Türkiye’ye çeşitli vaatlerle umut aşılayarak uğraştıran Avrupa Birliği’nin Türkiye’yi birliğe alma gibi bir niyetleri de amaçları da yoktur. Amaçları, bu sonu gelmez kriterleriyle Türkiye gibi bir ülkeyi sürekli oyalamaktır. Bunun için Ortadoğu’da Avrupa Birliği’ne alternatif Türkiye, Rusya ve Çin’in öncülüğünde diğer Türki Cumhuriyetleri’nin de içerisinde yer aldığı bir birlik kurulması, hem orta doğuda Amerika Birleşik Devletleri’nin etkinliğinin bitmesi hem de Türkiye’nin dünyadaki prestijinin daha da artması için iyi bir adım olacağı kanaatindeyim.
YAZARLAR
TÜMÜ
YORUMLAR