Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından yapılan atamayla Boğaziçi Üniversitesi Rektörlüğüne Prof. Dr. Melih Bulu atandı.
Bu atamayı benimsemeyen bazı akademisyen ve öğrenciler demokratik bir protesto eylemi gerçekleştirdi.
Her nedense bu eylem bir basın açıklaması veya bir oturma eylemiyle kalmadı.
Yapılan eylemlerin ardı arkası kesilmeyince bu öğrencilerin arasında siyasi parti temsilcileri ve başka üniversitenin öğrencilerinin yanı sıra dışarıdan da kişiler katıldı.
İstanbul Boğaziçi Üniversitesinde günlerdir devam eden eylemin arkasında ne var? Amaç nedir? Buradaki olaylar başka illere yansır mı?
Buradaki amaç belliydi.
Üniversite rektörlüğüne yapılan atama bahanesiyle toplumsal bir kışkırtma ve buradaki olayın başka illerde de vuku bulması amaçlanıyordu.
Bazı kesimler bunu beceremeyince işin içine din’i koydular ve bunu öyle bir yaptılar ki, Müslümanların en büyük değerlerinden biri olan Kabe üzerinden yaptılar.
Protesto bahanesiyle Kabe fotoğrafının dört köşesine LGBT bayrakları ve kabenin üstüne de ölünce ruhunun kızına geçtiğine inanılan varlık olan şahmeran resmi koydular.
Bunu yaparak amaç, din’i inançların sinir uçlarına dokunmaktı.
Apaçık bu bir provokasyondu ve bunu yapan aslında oradaki öğrencilere de hakaret etmiştir.
Ülkenin yüzde 90’nı Müslüman ve bu ülkenin yüzde 90’nının dini inancına hakaret ediliyor. Bunun başka bir gerekçesi yoktur. Bu düpedüz bir kışkırtmadır.
Bunların demokrasi anlayışı budur.
Demokrasi ve Özgürlük havariliğine soyunanlardan korkun, bilin ki bunlar demokrasi ve özgürlükten hiç bir şey anlamıyor. Kendileri için demokrasi ve özgürlük isteyenler başkasına zulüm etmekten başka bir şey yapmıyor.
İstanbul Boğaziçi Üniversitesinde öğrenci sayısı 16 bin 233’tür bunlardan sayısı 500’ü bulmayan ama biz yinede 500 diyelim bu 500 kişi diğer öğrencilerin hakkına girmiş ve zulüm etmiş olmuyor mu?
Rektörü istemiyorsunuz tamam, basın açıklamanızı yaptınız buda tamam, hadi oturma eylemi de yaptınız eyvallah ama üniversiteyi ablukaya almak nedir?
Müslümanların kutsalına hakaret etmek nedir?
Bumudur demokrasi anlayışınız batsın sizin bu anlayışınız..
Devletin yapması gereken biran önce bu provokasyonu yapan kişileri tespit edip en ağır bir şekilde cezalandırmasıdır.
Bugün buna demokratik hak diyenler yarın kim bilir neye demokratik tepki veya hak diyeceklerdir.
YORUMLAR