Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir

EVDEN ANAOKULUNA (İlk Ayrılış)

 

Bugün okulların açıldığı hafta. Biz öğretmenler için yeni yüzler, yeni öğrenciler yeni veliler yenilenen program ve müfredatlar.

      Diğer yandan ilk defa birbirinden ayrılacak olan ebeveyn ve çocuklar. Bu ayrılış çocuğun anne babasından en zor ayrılışlarından biridir.

      Çocuğumuzu komşumuza, abi-ablalarına, dede-nelerine, bakıcı veya akrabalarına bile bırakırken üç- beş defa arar dururuz; ağladı mı, sütünü, suyunu içitimi, beni sordu mu diye sorarız.

   Çocukların sürekli olarak memnun edilmeyecekleri bir ortama evlatlarını bırakmak hangi anne-baba için kolay olabilir ki.Hele günümüzde herkesin işimize,çocuğumuza karıştığı bir ortamda Çocuğumuzun okula başlama yaşını bile müdahale edilen bir ortam da, çocuğumuzla ile ilgili doğru karalar vermekte bile zorlanıyoruz.

      Böyle bir zamanda velilerimize söylediğimiz en önemli konu; Çocuğunuzu en iyi sizler tanırsınız,çocuğu en iyi dokuz ay boyunca anne karnında taşıyan anne tanır, çocuğu en iyi okula başladığı güne kadar onunla yatıp kalkan aç kaldığında doyuran, hastalandığındabaş ucunda sabahlayan, çocuğun canı sıkıldığında uykusu kaçtığında onunla geç saatlere kadar uykusunda feragat edip oyunlar oynayan, sohbetler eden anne babalar tanır. Onun içindir ki anne babanın çocuğunu ne zaman hangi okula göndereceği ile ilgili vereceği karar en doğru karardır.

         Okul öncesi eğitim kurumlarına başlama  yaşı ile ilgili en son yapılan değişiklik ile 57-68 (2014) aylık çocukların kaydının yapılacağı ile ilgili olup Milli eğitim Bakanlığı vermiş olduğu bu kararla bir yanlıştan da vazgeçmiş oldu. İlkokul 1.sınıfa başlama aylarında 69-70-71 ve 72 aylarına çıkarmıştır.

         Rutin olarak yıllardır yaptığımız Yıllık izinlerimizi, bayram tatillerimizi, anne babalarımızın elini öpüp döndüğümüz ilk günkü huzursuzluğumuzu o anları hatırlayalım. Bizim gibi koca koca insanların günlük işleyişi bozulup rutine tekrar alışma zamanlarında böyle sıkışmış ve gergin hissederken her ihtiyacı ebeveynler tarafından belirli bir düzen içerisinde karşılanan Okul Öncesi çağındaki çocuklarımızın ilk kez karşılaştıkları ve ev rutinlerinin terine yeni bir düzene uyumun istendiği okul ortamında endişe duymalı doğal değil midir?

Kesinlikle evet olan bu soruların cevabı için aile ve öğretmenlerin en çok ihtiyaç duydukları yaklaşım ‘’Sabır Ve Anlayıştır’’.

         17 yıldır bu işin mutfağından gelen bir Okul Öncesi Öğretmeni olarak, binlerce velisi olan bir idareci olarak ve benim için en önemlisi iki çocuk babası olarak tavsiyem Eylül ayının ikincipazartesi okulların açıldığı hafta Çocuğunuzu okula bıraktığınız aman lütfen endişelenmeyin kaygılanmayın rahat ve sabırlı olun. Fazla endişe ve kaygı gereksiz yere çocuğunuzu da korkutur okul fobisine neden olur.

     İlk ayrılıklar zordur hem sizin için hem de çocuk için. Çocuğunuz o hafta boyunca ağlayabilir, hiç öpmediği kadar sizi öpebilir, hiç sarılamadığı kadar sarılabilir ya da kaçabilir, sizlerden çok farklı istek ve talepleri olabilir yani sabır sınırlarınızı zorlayabilir. Benim bu gördüğüm manzaralar bu tatlı ayrılık ve hareketler ne ilk ne de sondur. Onun için ‘’Sabır Ve Anlayış’’ diyoruz.

     Özellikle ilk gün yoğun olmak üzere okul açıldıktan sonra yaklaşık iki hafta süresince her çocukta okula giderken korku ile karışık heyecan ve huzursuzluk hissedip akşamında ertesi gün okula gitmemek için ağlamalar ve pazarlıklar olabilir. Dolayısıyla okul korkusu bu zaman dilimlerinde normal bir tepki olarak kabul edilir.

      Ebeveyn olarak ne yapmalıyım peki;

-Okula ve öğretmen güven duyun

-Öğretmenlerinden anne balık beklemeyin onlar işini profesyonel yapan bir Eğitimci

-Çocuğunuza Sürekli Güven aşılayın

-Çocuğunuza onu alacağınız zaman dilimini söyleyin ve sözünüze uyun

-Gün içerisinde yapılanları çocuğunuzdan dinleyin

      Ebeveyn olarak ne yapmamalıyım;

-‘’şımarıklık ve naz yapıyor’’gibi uygunsuz etiketlemeler yapmayın

-okula daha rahat alışan çocuklarla kıyaslama yapmayın.

-Sınıfa girmediği takdir de şunu almayacağım bundan sonra sana şu yok gibi keyif aldığı şeylerin mahrum bırakmak ile tehdit etmeyin

-Bu dönem de hadi işim var,işe geç kaldım, ev de kardeşin bekliyor gibi aceleci ve tez canlı davranmak yerine anlayışlı ve sabırlı olunmalı.

-aldığım kırtasiye malzemelerini çantanı vb. eşyalarını başka çocuklara veririm diye tehdit etmeyin. İşe yarayacağını zannettiğiniz bu davranışların bir o kadar da riskli davranışlar olduğunu unutmayın.

‘’ ÇOCUĞUNUZA ONU SEVDİĞİNİZİ SIK SIK SÖYLEYİNİZ’’

YORUMLAR

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

YAZARLAR
TÜMÜ

SON HABERLER