Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir

Asgari ücretliler enflasyona ezdirilmemeli

TBMM’de basın toplantısı yapan HÜDA PAR Sözcüsü ve Batman Milletvekili Serkan Ramanlı, TBMM’de yaptığı açıklamada, asgari ücretlilerin enflasyona ezdirilmemesi gerektiğini ifade etti.

TBMM'de basın toplantısı yapan

TBMM’de basın toplantısı düzenleyen HÜDA PAR Sözcüsü ve Batman Milletvekili Serkan Ramanlı, asgari ücret tartışmalarına dair önemli değerlendirmelerde bulundu.

Ramanlı ayrıca soykırım suçu işleyen çifte vatandaşların cezalandırılmasına yönelik Meclis’e sundukları kanun teklifleri ile ilgili Meclis’te gurubu bulunan partilere çağrıda bulundu.

“Normal şartlarda aralık ayı gelmeden asgari ücretle ilgili tartışmalara başlamıyoruz ancak son yapılan açıklamalar, asgari ücretle ilgili bazı yaklaşımların gözden geçirilmesi gerektiği hususunu yeniden gündeme getirdiği için bu tarih itibariyle asgari ücrete yaklaşımın ne olması gerektiği hususunda bir açıklama yapmamız gerekiyor.” cümleleriyle konuşmasına başlayan Ramanlı, asgari ücret ile ilgili şunları kaydetti: “Normalde 2025 yılı için belirlenen asgari ücret şu anki yıl sonu tahminleri itibariyle yüzde 40’ın üzerinde bir erime ile karşı karşıya kaldı. 2025 yılında yapılacak asgari ücretin bu oranın altına düşmemesi gerekiyor. Niçin bunu bugün gündeme getiriyoruz? IMF’nin direktif tadında bazı açıklamaları oldu. Sanki ülkedeki enflasyonu azdıran ana sebeplerden bir tanesi dar gelirlilerin, sabit gelirlilerin ücretleriymiş gibi dönüp ücretlerdeki artışın beklenti oranlarına göre arttırılması ve eğer varsa dar gelirlilere sosyal yardım adı altında nakdi yardımlar yapılması suretiyle bu dengesizliğin giderilmesi yönünde bir telkini var. Bunun üstüne bir de Merkez Bankası Başkanı Sayın Fatih Karahan’a atfedilen açıklamalar da eklenince açıkçası asgari ücrete hak ettiğinden çok daha düşük bir zam yapılması şüphesini doğuruyor. Sayın Karahan’a atfedilen açıklamalara göre asgari ücrete 2025 yılı için yüzde 25 oranında bir artış yapılması öngörülüyor. Hepinizin bildiği gibi orta vadeli programda 2025 yılında enflasyon gerçekleşme oranı yüzde 17,5 olarak ifade edilmişti ama hepimiz de biliyoruz ki bu programların gerçekleşme oranları hiçbir zaman vaat edildiği ile eşdeğer olmuyor. Mutlaka ciddi bir sapma meydana geliyor.”

“ASGARİ ÜCRETLERİN DE ENFLASYONA EZDİRİLMEMESİ YÖNÜNDEKİ ÇAĞRIMIZ YİNELİYORUZ”

2025 yılı için asgari ücretin en az yüzde 41,5 olması ve mümkünse buna bir refah payı eklenmek suretiyle asgari ücretin belirlenmesini teklif eden Ramanlı, “Eğer biz enflasyon artışlarına asgari ücrete yapılacak zamlar sebep oluyor gibi yanlış bir yaklaşımın içerisine girersek emeği sermayeye karşı ezmiş oluruz. İşgücünün zaten bugün itibariyle almış olduğu aylık ücret neredeyse açlık sınırına yakın bir ücret. Bunun üstüne bir de 2025 yılı için öngörülecek olan asgari ücretin açlık sınırıyla eş değer tutulması çok büyük bir haksızlık olacaktır. İşte burada ciddi bir gelir dağılımındaki adaletsizliğin gerekçesini de bulmak mümkündür. Bizim teklifimiz şudur; alın terini sermayeye ezdirmeyelim, sermayeyi kayırmayalım. 2025 yılı için asgari ücretin en az yüzde 41,5 oranının altında gerçekleşmemesi, mümkünse buna bir refah payı eklenmek suretiyle asgari ücretin belirlenmesini mümkün kılalım istiyoruz. Çünkü eminim hep hepimiz yaşıyoruz, özellikle sabit gelirler için asgari ücretle bir haneyi geçindirmek, bırakın haneyi, kendi kişisel ihtiyaçlarını gidermek bile adeta imkânsız hale gelmiştir. Bu gerçeklikten hareketle asgari ücretlerin de enflasyona ezdirilmemesi yönündeki çağrımız yineliyoruz.” dedi.

“DAHA ADİL BİR VERGİ DİLİMİ SİSTEMİ İLE ÇALIŞANLARIN VERGİLENDİRİLMESİ GEREKİYOR”

Vergi dilimleri ile ilgili de değerlendirmelerde bulunan Ramanlı, “Milyonlarca kamu çalışanı ve özel sektörde 4A statüsünde çalışan işçilerin yüzde 15’le başlayan vergi dilimlerine takılmaları halinde maaşlarına ciddi bir kesinti oluşuyor. İlk etapta yüzde 20 sonradan yüzde 27’ye varan kesintilerle adeta yapılan zamlar çalışanlardan geri alınıyor. Bu vergi adaletsizliğinin en bariz göstergelerinden biridir. Bu konuda da yeni bir düzenlemenin yapılmasına ihtiyaç var. Yılbaşında aldığı zamla sevinen çalışanlar, yıl ortasına geldikten sonra karşılaştıkları vergi dilimleri itibariyle daha fazla vergi ödemek zorunda kalıyorlar ve kendilerine yapılan zam adeta parça parça geri alınıyor. Bu konudaki düzenlemelerin de bir an önce hayata geçirilmesi gerekiyor. Daha adil bir vergi dilimi sistemi ile çalışanların vergilendirilmesi gerekiyor. yüzde 15 dilimi çok düşüktür. Bunun mutlaka makul bir seviyeye çıkarılması beklentimiz ve talebimizdir.” şeklinde konuştu. (HÜDA PAR Basın)