Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir

İHD, VEDAT AYDIN’IN AKİBETİNİ SORDU

İHD öncülüğünde her hafta

İHD öncülüğünde her hafta düzenlenen kayıplar bulunsun failler yargılansın eylemlerinin 640. Haftasında, 33 yıl önce öldürülen Vedat Aydın’ın akıbetini sordu.

Gülistan caddesi insan hakları anıtı önünde toplanan kayıp yakınları adına basın açıklamasını İHD Şube yöneticisi Hüseyin Elçi okudu. Elçi açıklamasında; “ Vedat Aydın; 12 Eylül sonrasında 4 yıl hapis yatan, hapisten çıkınca darbecilere ve karanlık zihniyetlerine karşı mücadelesine kararlılıkla devam eden bir insan hakları savunucusu, bir Kürt aydınıydı. Kaçırılarak vahşice katledilmesinin üzerinden tam 33 yıl geçti ve aradan geçen uzun yıllara rağmen katilleri halen korunuyor.

Vedat Aydın, üyesi olduğu İnsan Hakları Derneği (İHD)’nin 28 Ekim 1990 tarihinde yapılan Genel Kurulunda söz alarak konuşmasını Kürtçe yapmış, o tarihte yürürlükte olan Kürtçe konuşma yasağını kırmak için tutuklanmayı göze almıştı. Defalarca gözaltına alınmış, yoğun tehditlere maruz kalmış ama geri adım atmak bir yana 1990 yılı sonlarında yapılan İHD Diyarbakır Şubesi genel kurulunda başkanlığa seçilmiş, sorumluluklarından vazgeçmemişti.

5 Temmuz 1991 günü gece yarısı, kendilerini polis olarak tanıtan 4 kişi tarafından evinden alındı ve iki gün sonra Elazığ’ın Maden ilçesinde bir köprü altında işkenceyle öldürülmüş halde bulundu. 10 Temmuz 1991 günü Diyarbakır’da yapılan cenaze törenine on binlerce kişi katıldı. Katılan kişilere otomatik silahlarla ateş açıldı.

Resmi rakamlara göre 3, dönemin Diyarbakır Emniyeti’nde İstihbarat Şube Müdürü olan Hanefi Avcı’nın açıklamalarına göre orada 23 kişi öldü.

Vedat Aydın’ın katledilmesine dair soruşturma Diyarbakır Özel Yetkili Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütüldü ancak 33 yıldır bir yere varılamadı, cinayet aydınlatılmadı, etkin soruşturma yürütülmedi, katilleri gözaltına alıp yargılamak yerine 20 yıl sonra gönderilen fotoğraflarla teşhis işlemleri yapılmaya çalışıldı.” İfadelerine yer verdi.  

Yüksel Kapuci