Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir

Her hareketli çocuk hiperaktif midir?

Birçok aile çocuğunun ödev

Birçok aile çocuğunun ödev yaparken çabuk sıkıldığından, dikkatini dersine verememesinden, aşırı hareketliliğinden ya da okulda öğretmenlerinin bu yöndeki şikayetlerinden dolayı çocuğuyla çatışma yaşayabiliyor.

Uzman Klinik Psikolog Müjde Yahşi konu hakkında önemli bilgiler verdi. Ailelerin ve öğretmenlerin de böyle durumlarda akıllarına ilk olarak, çocukta Dikkat Eksikliği ve Hiperaktivite Bozukluğu mu var sorusunu düşürüyor.

DEHB genetik kökenli ve nörobiyolojik hastalık olarak tanımlanır. 3 farklı belirti grubu taşır. Dikkat eksikliği, hiperaktivite ve dürtüselliğin birarada, farklı şiddetlerde ya da bazen de tek başına görüldüğü bozukluktur. Bu bozukluk, yalnızca çocuklarda değil, ergenlerde hatta yetişkinlerde de görülebilir.

Bu tanın konulabilmesi için; belirtilerin 12 yaşından önce var olması ve en az iki ortamda (ev, iş, okul, vb.) görülmesi, sosyal, mesleki ya da akademik hayat kalitesinin bozulması ve başka ruhsal bozukluğa bağlı olmaması, en az 6 ay süredir var olması gerekir.

Bu çocuklar sınıf ortamında, dikkat toplamada, anlatılanları dinlemede ve kurallara uymada zorlanırlar, düzensiz ve dağınıktırlar, bir görevi yerine getirirken unutkanlık sık görülür, dürtüsel davranışlar gösterirler, aşırı konuşurlar, sıralarını bekleme sabırları yoktur. Sürekli eşyalarını kaybederler. Ayrıca eş zamanlı çalışırken başarısızdırlar. Elleri ayakları kıpır kıpırdır, oturmaları gereken yerlerde bile sürekli ayaktadırlar ve sınıfta amaçsızca koşuşturup dururlar. Bir işi sonuna kadar tamamlayamazlar. Sürekli olarak diğer insanların sözünü keser, kendilerine bir soru sorulduğunda, soru tamamlanmadan cevabını verirler.

PEKİ HER HAREKETLİ ÇOCUK HİPERAKTİF ÇOCUK MUDUR?

Normal hareketli ile aşırı hareketli çocukların ayırt edici özellikleri vardır. Normal hareketli çocuğun davranışları uyumlu, sürekli ve amaca yöneliktir. Sınırlayıcı bir ortam varsa ve dikkatini yoğunlaştırması gerekiyorsa çocuğun hareketliliği azalırken stres yaşadığında hareketliliği artar.

Aşırı hareketli çocuğun davranışları keyfi ve amaçsızdır. Sınırlayıcı bir ortam varsa ve dikkatini yoğunlaştırması gerekiyorsa, çocuğun hareketliliği artar. Aşırı hareketli çocuk heyecan verici ortamlarda sakinleşirken, normal durumlarda hareketliliği artar.

DEHB olan çocukların güçsüz tarafları olduğu kadar, güçlü olduğu tarafları da vardır. Bu çocukların meraklı, heyecanlı ve enerji dolu olmaları, diğer insanlarla kolay iletişim kurabilmeleri, adalet ve adaletsizlik konularında oldukça duyarlı olmaları, sempatik olmaları, risk almayı sevmeleri, şakacı ve empatik olmaları gibi birçok olumlu özellikleri vardır.

DEHB olan çocukların gösterdiği olumsuz davranışlara odaklanmak yerine olumlu davranışlarını pekiştirmeleri ve çocukla oyun oynayarak problemleri çözmeye çalışmaları gerekir.

DEHB olan çocukların öğretmenleri ya da ebeveynleri tarafından övgü içeren sözlerden kaçınmaları gerekir. Zira övgü; çocuk üzerinde baskı oluşturabileceğinden ve güçsüz taraflarının gelişmesine engel olabileceğinden çocuğa övücü sözlerle yaklaşılmamalıdır. “Sen bir dahisin, sen sınıfın en akıllı çocuğusun, gördüğüm en güzel resmi çizdin, bu işin üstesinden ancak sen gelebilirsin” gibi abartılı ve övücü ifadeler yerine “Ödevini yapmak için çaba sarfediyorsun, dikkatini iyi bir şekilde topladığını düşünüyorum, bu davranışı kutluyorum” gibi takdir içerikli ifadeler kullanılmalıdır.

Şiddet içerikli ve çok uyaranlı videoların izlenmesi ve bu tarz oyunların sık oynanması; dikkat, dürtüsel kontrol ve planlamadan sorumlu beyin bölgesi frontal loba zarar verir ve DEHB belirtilerinin şiddetini artırabilir. O nedenle ailelerin tv, tablet, telefon gibi elektronik uyaranlara sınırlandırmalar getirmeleri gerekir.

DEHB çocuklar engellendikçe, uyarıldıkça ve cezalandırıldıkça DEHB belirtilerinin şiddeti artar ve davranış kontrolü sağlamaları güçleşir. Ailelerin ve öğretmenlerin problemli davranışı görmezden gelerek dikkatini, ilgisini çeken alana yönlendirmeleri gerekir.