GEÇMİŞ, YAŞANAN ZAMAN VE GELECEK KURGUSU (2) - Batman Pusula Gazetesi
İkindi Vakti a 16:29
Batman HAFİF YAĞMUR 25°
  • Adana
  • Adıyaman
  • Afyonkarahisar
  • Ağrı
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Çorum
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Gümüşhane
  • Hakkâri
  • Hatay
  • Isparta
  • Mersin
  • istanbul
  • izmir
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kırklareli
  • Kırşehir
  • Kocaeli
  • Konya
  • Kütahya
  • Malatya
  • Manisa
  • Kahramanmaraş
  • Mardin
  • Muğla
  • Muş
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Şanlıurfa
  • Uşak
  • Van
  • Yozgat
  • Zonguldak
  • Aksaray
  • Bayburt
  • Karaman
  • Kırıkkale
  • Batman
  • Şırnak
  • Bartın
  • Ardahan
  • Iğdır
  • Yalova
  • Karabük
  • Kilis
  • Osmaniye
  • Düzce
a

GEÇMİŞ, YAŞANAN ZAMAN VE GELECEK KURGUSU (2)

geçmi̇ş, yaşanan zaman ve gelecek kurgusu (2)
1

BEĞENDİM

Haber: Cengiz Haşimoğlu

Spread the love

Toplumsal şuur veya sosyal bilinç hali ülke sermayesinin en önemli parçası olan insan potansiyelinin değerli olduğunu ve inanç birlikteliğiyle bir arada bulunmaya gereksinim duyduğunu zihinlerimize kodlamıştır.

Bilinç sahibi herkes insanları bir birine bağlayan unsurların başında “Neden bir aradayız?” sorusunun yanıtını “Yaşam hakkı ve güvenlik/korunma” diye verirken, insani değerler ile ilahi ilkelerin var olan toplumsal gerçekliğin ana harcı olduğunu da unutmaz.

Kitleleri ve toplulukları bir arada tutan harç, zamanla ortak paylaşımların verdiği sorumlulukla “Sahiplenme ve Aitlik” duygusunu canlandırmaya yol açar. Halk olabilme alternatifini seçen toplulukların kendi öz değerlerini ve etnik özelliklerini kaybetmeden ve başkasının kullanmasına fırsat vermeden, tüm dünyada meydana gelen savaşların/yıkımların sorgulanmasını yaparak ders çıkarabilme becerisini göstermesi gerekiyor.

Ülke sermayesi ve ülke kaynakları yaşayan herkese yetecek kadar fazla. Kullanmasını bilmek ve muhtaçlık durumuna düşmemek adına mevcut kaynakları üretim ve istihdama yöneltmek konusunda çaba göstermenin zamanıdır.

Çünkü 80’ lerde ülkemize sığınan Iraklı Peşmergeler, Bulgaristan göçmeni insanlarımız; 2000’ li yıllar sonrası ülkemize kaçmaya çalışan Iraklı, Suriyeli ve Afgan mülteciler gibi birçok Arap unsurun güven duyduğu ve canını teslim ettiği ülkemiz gibi bizim için başka bir ülke veya coğrafya yok!

Ortadoğu ve Asya gibi Afrika ülkelerinden kaçan birçok insanın ortak mekânı ülkemiz toprakları olurken; Merak edilen soruyu sormak lazım: Bizim gidecek veya sığınacak bir yerimiz var mı?

Herkesin inancı, etnik özelliği, hayat felsefesi, dünyaya bakış açısı, düşünsel yapısı, kişilik özellikleri ve değerleri kendine…

Yaşama hakkı ve ortak mekanlar itibariyle bir arada bulunma ve ihtiyaçları karşılama zorunluluğu göz önünde tutulması gereken ana ilkeler. Kendi değerlerimize ve topraklarımıza sahip çıkmanın çabasını gösterirken, ayrıştırıcı ver farklılaştırıcı girişim/projelerden uzak durmanın hassasiyetini şimdiye kadar gösteremedik, bundan sonra göstermeyi başarmak gerekiyor.

Kimse eksiklik ve sıkıntıları başkasında arama veya eleştiri dozajını artırma amacıyla değişik söylemlere girme teşebbüsünde bulunmasın. Öncelikle sahip olunanların değerini bilmek ve insan kimliğine sahip olunduğunu unutmamak lazım!

Güçlü Devlet olabilme güçlü bir irade ve güçlü bir toplumsal şuur sahibi olmaya bağlıdır. Bunun öncülüğünü yönetim mekanizmaları yaparken, bireye düşen sorumluluk ortak yaşam koşullarının gereğini yapma konusunda hassas davranmaktır.

YORUMLAR

s

En az 10 karakter gerekli

Sıradaki haber:

GEÇMİŞ, YAŞANAN ZAMAN VE GELECEK KURGUSU (1)

HIZLI YORUM YAP

Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.