Avuçlarında kocaman bir yürek.
Dokunsan koparacak dizginlerini.
Zaman denilen serüvenin içerisinde oradan,oraya savrulan.
Sahi;bu kavrama ne sığdırabilirdi insan?
İnsan kimdi, insan neydi?
Çabasını verdiği mücadelenin neresindeydi?
Ne zaman bitecekti bu mücadele, kime neye karşı bu çaba?
Her şey mutluluk denilen o kavram için miydi?
Ne kadar yaşayabilirdi çabasının sonuçlarını,o sonuçlar içerisinde samimi bir tebessüm ne kadar yaşanılabilirdi?
Bir son olduğunu bile, bile nasıl yaşayabilirdi insan?
Saçma sapan bir denklemin içerisinde savrulup giden onca hayatın hesapları kimden sorulacaktı?
Ne zaman bitecek bu dermansız oyun?
Bir sürü sual, ve bir labirent var kafamın içinde, kaybolduğum.
Çıkışı bulamadıkça bir tuğla daha örüyorum zihnime.
Daha çok kapatıyorum içeriye giren ışıkları,alışıyorum karanlığa seviyorum zifiriyi.
Aklımdaki soruların cevaplarını bulamadıkça daha çok geliyorlar üzerime,bu beni korkutuyor.
Ya hiç bulamazsam?
Ya hiç yoksa?
Buda cehennem değil midir kendi içinde?
YORUMLAR