“Karanlıktan Nura Çıkmak İçin” sloganıyla çalışma yürüten ve “Hayat Namazla Güzeldir” şiarıyla her yıl birçok etkinlik düzenleyen Kur’an Nesli Platformu, bu yıl 5’incisi düzenlediği namaz çalıştayı İstanbul’da başladı.
Fatih Zübeyde Hanım Kültür Merkezi’nde düzenlenen programa HÜDA PAR Genel Başkanı Zekeriya Yapıcıoğlu da katılım sağladı.
“Müslümanların öncelikli gündemi imkânlarını Filistin için seferber etmesi olmalı”
İTTİHADUL ULEMA Üyesi Molla Nizamettin Yaçin’in Kur’an-ı Kerim tilaveti ile başlayan programın açılışında konuşan Kur’an Nesli Platformu Sözcüsü Mehmet Emin Sütçü, “Bugün hepimizin içini yakan, kahreden bir zulüm var. Bir aydır İsrail terör örgütünün çıldırmışçasına var gücüyle Gazze’de yaşattıklarına tanık oluyoruz ve bütün öfkemizle lanet okuyoruz zalimlere. Evet, Lanet olsun zalimlere, lanet olsun peygamber katillerine, lanet olsun çocuk, kadın yaşlı demeden vahşetin her türlüsünü sergileyenlere. Ancak şunu da biliyoruz ki, dünyanın gözü önünde bu zulmü işleyenlere böyle salonlardan lanet okumakla bir yere varılmaz. Çünkü bu barbar Siyonistlerin anlayacağı tek dil güçtür, kuvvettir. Ortada böyle bir zulüm varken tüm Müslümanların öncelikli gündemi ve çabası, kardeşlerimizin bu zulümden kurtuluşunu sağlamak için eldeki tüm imkânların seferber edilmesine yönelik olmalıdır.” dedi.
“Üzerine ölü toprağı serpilmiş ümmeti namazla diriltmeliyiz”
Sütçü, “Bizler Moğol istilası zamanında fare kanının hükmünü tartışanların düştüğü hale düşmek istemiyoruz. Ümmetin gençleri, kadınları erkekleri bugün Gazze’de kanla gusül alırken sular bahsini veya gusül abdestini gündemleştirmekten Allaha sığınırız. Bugün burada toplanmaktaki ve bu programı gerçekleştirmekteki maksadımız dağılmış, parçalanmış, üzerine ölü toprağı serpilmiş bu ümmetin namazla dirilmesini ve bir olup kenetlenmiş duvar gibi saf bağlamasını sağlamaya gayret etmektir. Bizler istiyoruz ki içimizdeki Kudüs aşkı diri olsun, Selahaddin gibi derdimiz olsun. Bu yüzden namaz diyoruz ve istiyoruz ki yarın engeller ortadan kalkıp kapılar açıldığında namazı kuşanmışlar en önde olsun. Çünkü inanıyoruz ki, zalimler bu kadar azmış ve İslam ümmetine topluca cephe almışken, bu cepheye en büyük hazırlık namazdır. Nitekim o büyük komutan Selahaddin’e, ‘ne duruyoruz haydi Kudüs’e yürüyelim’ dendiğinde o, ‘önce camileri dolduralım demiş’ ve ne zaman ki tıpkı ordusu gibi Müslümanların namaz bilincini de takviye ettiğine kanaat getirdiyse o zaman harekete geçmiş ve Kudüs’ü fethetmiştir.” diye konuştu.
“Mücahitleri dirençli kılan Kur’an’dan ve namazdan aldıkları güçtür”
Zaferin anahtarının Allah’a yakınlaşmaktan geçtiğini belirten Sütçü, “Allah’a ne kadar yakın isek zafer de o kadar yakındır. Allaha en yakın olmanın hatta onunla beraber olmanın yolu namazdır. Ve Allah kiminle beraberse bütün ordular onlara karşı birleşse de zafer onlarındır. Bugün tüm dünya Hamasın izzetli direnişini konuşuyor. Peki, onları bu kadar aziz kılan nedir? Hep bahsedilen iki önemli özellikleri var onların. Çoğunun Kur’an hafızı olması ve hiçbirinin bir tek kaza namazının dahi olmaması. Kur’an ve namazla beslenmiş bir orduyu kim mağlup edebilir ki? Düşünün, Filistin denince normalde akla mescit, miraç ve namaz gelirdi. Bugün cihadın en gür sesi bu üçlünün toplandığı yerden çıkıyor. Dünyanın dört bir tarafındaki Müslümanlara can veren, ruh veren kaza namazı olmayanların verdiği destansı mücadele ve direniş değil midir? Yıllar önce 6 Arap devletinin yapamadığını bir avuç mücahit yapıyor bugün. Demek ki onları bu denli dirençli kılan Kur’an’dan aldıkları iman ve namazdan aldıkları kuvvettir. Şu çok iyi bilinmelidir ki kıyama durmayan ayaklar cihada yürümez. Rükuya eğilmeyen beller aziz davayı yüklenemez ve secdeye gitmeyen başlar Allah yolunda feda edilemez.” şeklinde konuştu.
“Basit birkaç adımdan öteye geçemeyen gayretimiz bizleri utandırıyor”
Hazreti Ömer’in gönderdiği bir ordunun misvak sünnetini terk etmesi nedeniyle zaferin geciktiğini, bu sünnetin yeniden ihyasıyla zaferin geldiğini hatırlatan Sütçü, konuşmasını şu şekilde tamamladı:
“Bu örneği düşündüğümüzde namaz gibi bir farzın terkinde bu ümmetin mağlubiyet zilletine düşmesinin önünde hiçbir engel olmayacağı gibi namazı hakkıyla ikame ettiğinde de izzet ve zafere kavuşmasının önünde hiçbir engel kalmayacaktır Allah’ın izniyle. Ya Rabbi kardeşlerimizi görünen görünmeyen ordularınla destekle, onları muzaffer kıl. Eğer muradın başka ise o halde bizleri mazlumların intikamına memur kıl. ‘Çok istiyorsanız gidin savaşın’ diyenlere, imkân ve fırsat olduğunda kardeşlerimizin imdadına nasıl koştuğumuzu gösterme fırsatı ver Allah’ım. Bugün parayla topraklarını satıp vatanlarını terk ettiler denilen insanların koca İslam ülkeleri tarafından nasıl yalnızlığa terkedildiğini görmek bizleri kahrediyor. Üstat Bediüzzaman gibi ekmeksiz yaşarım ama hürriyetsiz yaşayamam diyen kardeşlerimizin hürriyet için ödedikleri bu ağır bedel içimizi acıtıyor. Çaresizliğimiz, basit birkaç adımdan öteye geçemeyen gayretimiz bizleri utandırıyor. Bugün neredeyse ‘Ey Musa! Sen ve Rabbin gidin savaşın’ diyen İsrailoğullarının durumuna düştük. Onların Hz. Musa’yı yalnız bıraktığı gibi Filistin’i yalnız bırakırsak akıbetimizden korkalım. Yarabbi buyurduğun gibi senden sabır ve namazla yardım diliyoruz. Sen bizleri namazlarını hakkıyla ikame eden kullarından eyle ve o namazların hürmetine bizleri birleştir ve hep birlikte zalim İsrail, ABD ve tüm işbirlikçilerinin zulüm ordularını tarumar etmeyi nasip eyle.”