İmrenmek insan doğasında var. Gıpta etmek ve istemek sonucu oluşan beklentiler insanda umut doğurur.
Çünkü umut ve özenti işin içerisinde olunca beklentilerin sınırı olmuyor. Her zaman ihtiyaçlar ve her an yeni umutlar yaratan etmenler insan psikolojisinde farklı beklentileri doğuruyor.
İhtiyaçlar bitmez. Özenti ve hırs dolu duygular sınır tanımayarak bireysel umutları tetikleyen farklı dürtüleri insana yaşatır. Birey açısından gıpta etmek, yani özenti duyarak umuda kapılmak, yeni beklentilere kapı açar.
Elde edilen şeyler kişisel mutluluklar yaratırken, elde edilemeyen veya karşılanmayan beklentiler umutsuzluk doğurarak stres ve umutsuzluğun yaşanmasına yol açar. Bir bakıma sevgi duyma ile nefret hislerine kapılma arasında yaşanan değişik duygu fırtınalarına sebep olan kriz anlarına şahit olunur.
Zıt unsurların (olumlu-olumsuz, iyi-kötü, sevgi-nefret, canlı-cansız, yaşam-ölüm vb.) duygu, düşünce, his, ihtiyaç, dürtü gibi birbirini tamamlayan yönleriyle yaşam kanunlarına sahip insan için sadece çatışmalar ve yıkımlar söz konusu değildir. Birbirini tamamlayan zıt unsurların arasındaki uyumdan faydalanma şansı olan insan, kendi kişiliği ve psikolojik yapısıyla yaşamını şekillendirme fırsatını kullanır.
Sevgi ile nefret arasında tercihte bulunan kişi için bir bakıma iyi ile kötü arasında bir tercih yapılır. Beklenen tercih iyiden yana olsa da her insan şansını iyi olana yönelik kullanmayabiliyor.
Gıpta etmek diğer anlamıyla imrenmek ve özenti duymak manasına gelir. Canlı organizma olarak bireyler genellikle insanlara gıpta duyar ya da imrenir. Çünkü daha güzeli daha mükemmeli veya daha çok beğenilen taraflar zamanla hayranlığa dönüşür.
Gıpta etmek veya imrenmek duygusunun altında hayranlık duymak vardır. Hayranlık duyulan şeylere özenti de duyulur. Daha iyisine daha mükemmel olana karşı duygusallık hissetmek söz konusudur.
İmrenmek ya da gıpta etmek kavramı, beğeni yaratan şeyi edinmek/kazanmak anlamı taşır. Eğer insana yönelik bir gıpta etme veya imrenme söz konusu ise o kişiye benzemeye çalışma dürtüsü canlanır.
Aynı şekilde eğer zıt unsurların birbirini tamamlayan bağlılığı düşünülürse, gıpta etmek bu sefer yerini haset duymaya veya diğer anlamıyla kıskanmaya bırakır. Aşırısı kişilik bozukluğuna kadar varan sonuçlar doğuran haset ve kıskançlık duygusunun ötesinde nefret ve kin durağı vardır.
Haset kavramının özünde birilerinin veya başka insanın/insanların mükemmel görünmesine dayanamamak, başkasında olan mükemmellik ve olumlu yönlere sabır gösterilmeden tepki geliştirmek bulunur.
YORUMLAR