Her yıl 18-24 Mart tarihleri arasında kutlanan Yaşlılara Saygı Haftası dolayısıyla açıklamalarda bulunan Şanlıurfa Harran Üniversitesi Hastanesi Göğüs Hastalıkları Anabilim Dalı Dr. Öğr. Üyesi Hamdiye Turan, yaşlıların toplumdaki yerinin önemine dikkat çekti.
Turan, yaşlıların adetleri, gelenekleri ve görenekleri yaşatan, bizlere öğreten ve toplumumuzun belleğini oluşturan bireyler olduğunu ifade etti.
Yaşlıların hayatları boyunca topluma sunduğu katkıları anlamak ve takdir etmenin büyük bir sorumluluk olduğunu ifade eden Turan, her yıl 18-24 Mart arası kutlanan Yaşlılara Saygı Haftası'nda toplumdaki yerlerinin vurgulandığını belirtti.
"Yaşlılık biyolojik bir süreçtir"
Yaşlılığın kaçınılmaz bir dönem olduğunu ve insanların hem fiziksel hem de ruhsal olarak desteğe ihtiyaç duyduğunu belirten Turan, “İnsan hayatı bebeklik, çocukluk, gençlik, orta yaş ve yaşlılık evrelerinden oluşur. Bebeklik ve çocuklukta anne babalar temel ve sosyal ihtiyaçları karşılar, sevgi ve şefkat gösterirler. Yaşlılık da biyolojik bir olgudur ve bu dönemde insanların iş yapabilme gücü azalır. Günlük fiziksel ihtiyaçlarını karşılayamaz hale gelebilir, sağlık sorunları yaşayabilirler. Ruhsal olarak da çevrelerindeki insanlardan ilgi beklerler. Olgunlukları, geniş bakış açıları ve topluma kattıkları birikimlerle yaşlılar, toplumumuzun kıdemli üyeleridir. Ömürlerinin büyük bölümünü bizlere, topluma ve ülkeye hizmet ederek geçirmişlerdir” diye konuştu.
"Yaşlıların yaşamını kolaylaştırmak hepimizin sorumluluğudur"
Yaşlıların toplumun en değerli varlıklarından biri olduğunu vurgulayan Dr. Turan, “Bizleri bugünlere ve geleceğe hazırlayan yaşlılarımız için yaşamı kolaylaştırmak, yaşama sevinçlerini canlı tutmak ve sağlıklı, huzurlu bir hayat sürmelerini sağlamak hepimizin sorumluluğudur. Ancak bu sorumluluğu yerine getirirken sabırlı, nazik ve hoşgörülü olmalıyız. Çünkü bize kolay gelen bazı şeyler, yaşlılar için zor olabilir. Kulakları iyi duymayabilir, gözleri iyi görmeyebilir, bazı şeyleri unutabilirler. Özellikle teknolojiyi anlamakta güçlük çekebilir, çabuk yorulabilir ve yavaş hareket edebilirler. Yaşlılara karşı daha anlayışlı olmak, toplumun bir bireyi olarak herkesin görevidir. Bu hafta, yaşlıların haklarının korunması, sağlık hizmetlerine erişimi, yaşam alanlarının güvenliği ve yaşlılara yönelik şiddetin önlenmesi konularında farkındalık yaratır. Yaşlıların haklarına saygı gösterilmeli, onların daha iyi koşullarda yaşamlarını sürdürebilmesi için gerekli adımlar atılmalıdır” ifadelerini kullandı.
"Onlara minnet borçluyuz"
Yaşlı bireylere karşı ilginin sadece bu hafta ile sınırlı kalmaması gerektiğini belirten Dr. Turan, “Ailenizde, apartmanınızda, mahallenizde yaşayan yaşlılarla ilgilenin. Yaşlılar için en büyük armağan, onlarla biraz zaman geçirmektir. Onlarla yürüyüş yapabilir, birlikte yemek yiyebilir, sohbet edebilir ya da bir şeyler izleyebilirsiniz. Bazı konularda fikirlerini alabilir, onları değerli hissettirebilirsiniz. Toplu taşıma araçlarında onlara yer vermeli, hâl hatırlarını sormalı, ihtiyaç duyduklarında yardım etmeliyiz. Eğer yalnız yaşıyorlarsa, bu yalnızlığı onlara hissettirmemeliyiz. Bu davranışlarımızı sadece Yaşlılara Saygı Haftası'nda değil, yıl boyunca belli aralıklarla tekrar ederek onların hayatına dokunabiliriz. Unutmayalım ki hepimizin bir gün yaşlanacağı gerçeği kaçınılmazdır. Yaşlılarımız, geçmişimizin mirasıdır ve onlara minnet borcumuz olduğunu unutmamalıyız.”