NEFRET SUÇLARI VE EĞİTİMİN ROLÜ (1) - Batman Pusula Gazetesi
Yatsı Vakti a 02:00
Batman HAFİF YAĞMUR 19°
  • Adana
  • Adıyaman
  • Afyonkarahisar
  • Ağrı
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Çorum
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Gümüşhane
  • Hakkâri
  • Hatay
  • Isparta
  • Mersin
  • istanbul
  • izmir
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kırklareli
  • Kırşehir
  • Kocaeli
  • Konya
  • Kütahya
  • Malatya
  • Manisa
  • Kahramanmaraş
  • Mardin
  • Muğla
  • Muş
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Şanlıurfa
  • Uşak
  • Van
  • Yozgat
  • Zonguldak
  • Aksaray
  • Bayburt
  • Karaman
  • Kırıkkale
  • Batman
  • Şırnak
  • Bartın
  • Ardahan
  • Iğdır
  • Yalova
  • Karabük
  • Kilis
  • Osmaniye
  • Düzce
a

NEFRET SUÇLARI VE EĞİTİMİN ROLÜ (1)

nefret suçlari ve eği̇ti̇mi̇n rolü (1)
0

BEĞENDİM

Haber: Cengiz Haşimoğlu

Spread the love

“Önyargılar” oldukça “Ayrımcılık” ve “Sınıf Farklılığı” kavramları kullanılmaya devam edecektir.

Kişiye, gruba, topluma veya kitleye yönelik her türlü ırksal, etnik, dini, cinsiyetçi ve ayrımcılık/dışlayıcılık içerikli unsurları kapsayan önyargılar, zamanla nefrete yönelen suç olaylarını ortaya çıkaran sebepleri önümüze koyar.

Genellikle şiddet ve suç içeren eylemlerin temelinde yatan ana etken, nefret doğuran önyargıların ayrımcılığa dönüşmesidir.

Önyargıları ve zihinsel tercihleri nefret suçuna dönüştüren etkenler ile evrensel ahlaki değerlerin insani ilkeleri arasında yaşanan çatışma nedeniyle sıkıntıların bitmediği görülüyor. Özellikle eğitim süreci kişi açısından zihinsel gelişim evrelerini olumlu yönde gelişmeye yönlendirirken, var olan önyargıların zarar verici boyutlardan uzaklaşmasına da öncülük eder.

İnsanların davranışları açısından taşıdıkları önyargı ve duygular yerine göre sözlü taciz, tehdit eylemleri, nefret içerikli konuşmalar, değişik yollarla rahatsızlık verici girişimlerde bulunmak, fiziksel saldırı, mobing uygulama, gözdağı vermeye çalışma, sarkıntılık, maddi hasar verme şeklinde eylemlere dönüşebilmekte.

Eğitim ve zihinsel terbiye sayesinde sayılan suç unsuru girişimlerin önlenme ve ortadan kaldırılma ihtimalleri vardır. Mesele “Terbiye” ve “Ahlaki İlkeler” kavramlarına duyulan ihtiyacın ön plana alınmasında.

Terbiye kavramı sadece insanın hareketlerinin düzelmesi veya kötü olanı yapmama adına davranışları kontrol etmek anlamına gelmemeli. Terbiye, aynı zamanda zihin ve irade temizliği anlamlarını da sahiptir. İnsanın terbiye olması demek zihnini, iradesini, duygularını, düşüncelerini, aklını, davranışlarını temizlemesi ve terbiye etmesi demektir.

Eğitim bu konuda ana rehber görevini yerine getirir. Nefreti de suç unsuru girişimleri de kontrol etme başarısını eğitim olgusu gerçekleştirme şansına sahiptir.

Ülkelerin ve günümüz toplumlarının eğitim sistemlerine gereken hassasiyeti göstermelerinin zorunluluğunu, eğitim sürecinin hiç bitmeden yaşamın sonuna kadar devam etmesi ve insan yaşamının tüm alanlarını kapsamasından anlıyoruz.

Çünkü toplumsal yapının değişik unsurlardan meydana geldiği, günümüz ülke/devletlerin farklı etnik kökenlerden ve farklı kültürel yapılardan oluştuğu gerçeği karşısında eğitim alanı insan yaşamını biçimlendiren özelliğiyle kötü olanı ve nefret suçlarını ortadan kaldırıcı güçleri kullanma imkânı bulur.

İnsanlar ve toplumlar farklı etnik, dini, kültürel ve insani özelliklere sahip olsa da bir arada bulunma, yaşama, ihtiyaçları giderme, ortak paylaşımlarda buluşma ve sosyal dayanışma ruhuyla canlandırma ihtiyacıyla hayatını sürdürmeyi amaçlar.

İnsanlar asla nefret suçlarını tetikleyecek ırkçılık ve ayrımcılık nedeni olan eylem ve davranışlara yönelmek istemez. Bunu normal insan profili istemez. Ancak kurgu peşinde olanlar, insanlık kaderini bozmaya çalışanlar veya insan adına bozucu etkenleri ortaya çıkarma hedefiyle karmaşa/kargaşa çıkaranları göz ardı etmemek gerekiyor.

Bu manada nefret suçu içeren girişimler her ne kadar birey merkezli eylemleri ortaya koysa da aslında hedef bireyin bağlı olduğu grup, düşünce veya inanç sisteminin diğer üyeleridir. Örnek vermek sakıncalı bir durum olsa da Yüzyılların birikimi olan Amerika’ da ki “Siyahî Nefret” gibi bazı ülkelerin inançları nedeniyle farklı dinden insanlara yönelik baskıcı ve dışlayıcı eylemlerin hiçbir izahı olmadığı ortada!

 

YORUMLAR

s

En az 10 karakter gerekli

Sıradaki haber:

Libya ile Mısır’ın 4 günlük savaşı-3

HIZLI YORUM YAP

Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.