Sosyal medyanın son trendi, kullanıcıların kişisel bilgilerini ve fotoğraflarını yükleyerek yapay zeka ile hiper-gerçekçi bebekler ya da aksiyon figürleri oluşturması oldu.
Bu eğilim eğlenceli olsa da veri gizliliği ve dijital güvenlik konusunda endişelere yol açıyor. Takma isimler, iş, hobiler ve aile ile bağlantılı görüntülerin ve kişisel bilgilerin yapay zeka platformlarına yüklenmesi zararsız görünse de, kullanıcıları istemeden kimlik hırsızlığı, kimlik avı saldırıları ve biyometrik verilerin yetkisiz kullanımı gibi siber tehditlere maruz bırakabilir.
Uzmanlar, bu noktada bireyleri çevrimiçi paylaştıkları kişisel bilgiler konusunda dikkatli olmaya çağırıyor.
Yapılan bir Kaspersky araştırması, kullanıcıların dijital gizliliğe yaklaşımındaki paradoksu vurgular nitelikte. Orta Doğu, Türkiye ve Afrika bölgesindeki katılımcıların yüzde 47'si gizliliği korumak için web kameralarını kapatırken ve yüzde 42'si güvenli gezinme için gizli moda güvenirken, önemli bir kısmı hala riskli çevrimiçi davranışlarda bulunuyor. Özellikle, katılımcıların yüzde 52'si çevrimiçi oyunlara ve testlere erişmek için kişisel bilgilerini doğrulanmamış kaynaklarla paylaştığını itiraf ediyor (söz konusu oranlar Türkiye için sırasıyla yüzde 50, yüzde 39 ve yüzde 50 olarak ölçülmüş). Bu eylemler genellikle potansiyel güvenlik etkileri göz önünde bulundurulmadan yapılıyor.
"Potansiyel riskleri anlamak çok önemli"
Kaspersky MEA Bölgesi Teknik Uzmanı Brandon Muller, şunları söyledi: "AI Action Figure veya Studio Ghibli'den ilham alan anime tarzı görüntüler gibi viral trendlere katılmak eğlenceli olabilir. Ancak burada ilgili potansiyel riskleri anlamak çok önemlidir. Bu verilere siber saldırganlar tarafından erişilebileceğini akılda tutmak gerekir. Kullanıcılar ayrıntılı kişisel bilgilerini ve görüntülerini paylaşarak farkında olmadan dolandırıcılara dijital kimliklerini tehlikeye atmak veya sosyal mühendislik mesajları oluşturmak için gereken verileri sağlayabilir."
Muller, "Dijital çağda, çevrimiçi trendlerden keyif almayı gizlilikle ilgili sonuçların farkında olarak dengelemek çok önemlidir. Kullanıcılar kendilerini siber güvenlik konusunda eğiterek ve proaktif adımlar atarak dijital kimliklerini daha iyi koruyabilirler ve gizliliklerinden ödün vermeden trendlerin tadını çıkarabilirler.” diye ekledi.
Güvenlik için ne yapılmalı?
Brandon Muller, kişisel verileri güven altında tutmak için şu önerilerde bulundu:
"Gizlilik politikalarını inceleyin. Yapay zeka destekli araçları kullanmadan önce, verilerinizin nasıl kullanılacağını ve saklanacağını ve üçüncü taraflarla paylaşılıp paylaşılmayacağını öğrenmek için gizlilik koşullarını okuyun ve özümseyin.
Kişisel bilgi paylaşımını sınırlayın. Adresler veya finansal bilgiler gibi istismar edilebilecek hassas fotoğrafları veya ayrıntıları yüklemekten kaçının.
Genel görseller kullanın. Yüz verileri biyometrik profilleme için kullanılabileceğinden, mümkünse yüzünüzün yüksek çözünürlüklü yakın çekimleri yerine genel görüntüler veya manzara fotoğrafları kullanın.
İzinler konusunda dikkatli olun. Uygulamalara ve platformlara yalnızca gerekli izinleri verin ve kişilerinize veya konumunuza erişim gibi aşırı erişim talep edenlere karşı dikkatli olun.
Güvenilir güvenlik çözümleri kullanın. Olası tehditleri tespit etmek ve önlemek için cihazlarınızı güvenilir siber güvenlik yazılımlarıyla koruyun.
Bilgi sahibi olun. Çevrimiçi ortamda bilinçli kararlar vermek için en son dijital trendler ve ilgili riskler hakkında kendinizi eğitin.
Hesapları düzenli olarak izleyin. Paylaşılan veriler yetkisiz erişim için kullanılabileceğinden, finansal ve sosyal medya hesaplarınızı olağandışı etkinliklere karşı kontrol edin.