ALİMLERİMİZ (2)

 

Sadece dini konuları okuyan Alimler dar görüşlü olurlar, Sadece Fani konularda Alim olmak İnançsızlık doğurur, ama her ikisini de bilen bir kişi mükemmel olur.

 Hayatını ilme ve insanlığa adamış Alimlerimizi bir tarafa bırakırsak, şunu çok rahat görürüz ki, bu gün açın İnternet sitelerini görülecek ki daldaki kuşlar gibi öter de öterler, ama hemen hemen hepsi belli bir çizginin, bir İktidarın borazanları gibidir, sanki her biri bir yerden direktif almış, veya gönüllü bir şekilde bunu yaparlar.

Doğruyu söyleyen yok mu elbette ki vardır, ama Sesli çoğunluk karşısında sesleri duyulmuyor, hata bir çok baskıya maruz kalıyorlar.

    Bu durum İslam toplumunda bir talihsizlik, bir hoşnutsuzluk, bir Alim Karşıtı tavrı beraberinde getirir.

Halbuki Alimler tarafsız olsalar her kesin sıkıştıkça gönül rahatlığında onlara baş vurma mercii olsalar, toplumda bir güven, sadık bir inanç, bir sadakat gelir ki buda bir toplumu ileriye getirmenin yegane yoludur.

Şu iyi bilmeli ki bu gün için ve eskidende, hak ve hukukun hakim olduğu toplum daima başarılı olmuştur, uzun ömürlü olmuştur.

Devletleri toplumları yıkan en kütü etken hukuksuzluk ve buna sesiz kalmaktır.