Konuyla ilgili açıklamalarda bulunan Taş, borç ve faize dayalı ekonomik sistemlerin hiçbir zaman başarıyı getirmeyeceğini belirterek, bu tür sistemlerin ülkelerde çöküşe, adaletsizliğe ve ahlaki yozlaşmaya yol açtığını söyledi.
“Tarih bize gösteriyor ki borç ve faize dayalı ekonomik modeller uzun vadede hiçbir zaman başarı sağlamamıştır” diyen Taş, “Bilakis o ülkelerin çökmesine, adaletsizliğe ve ülkenin ahlaki olarak yozlaşmasına sebep olmuştur. Türkiye olarak borç ve faiz sarmalıdan kurtulmak ve güçlü bir ekonomiye sahip olabilmek için bilgiye dayalı bir üretim modeline geçmek zorundayız. Bunun için de eğitime yatırım yapmak zorundayız.” dedi.
“YÜKSEK TEKNOLOJİK ÜRÜNLER NİTELİKLİ İNSAN KAYNAĞIYLA ÜRETİLİR”
Nitelikli insan kaynağının bir ülkenin değerli sermayesi olduğuna vurgu yapan Taş, “Nitelikli insan kaynağı olduğu zaman yüksek teknolojik ürünler üretilebilir, üretim modeli o ülkenin kurtuluşuna sebep olabilir. Bundan dolayı ar-ge çalışmalarına ağırlık verilmeli. Özellikle üniversiteler ile sanayi işbirliği yapmalıdır. Bu yapıldığı takdirde o ülke yüksek teknolojik ürünler üretir, hem işsizliğin önlenmesinde hem yatırımların oluşmasında hem de ülke dışa bağımlılıktan da kurtulur.” diye konuştu.
“BİR ÜLKE ENERJİDE DIŞA BAĞIMLI OLDUĞU SÜRECE CARİ AÇIK VERİR”
Borç ve faiz sarmalından kurtulma yönelik bir diğer önemli hususun da enerji bağımsızlığının olmasına bağlı olduğunu belirten Taş, “Çünkü bir ülke enerjide dışa bağımlı olduğu sürece sürekli cari açık verir. Kendi enerjisini elde eden bir ülke üretimdeki girdi maliyetlerinin hem düşmesine hem de dışarıya bağımlılıktan kurtulur. Diğer bir hususta, adil bir vergi sisteminin oluşması lazım. Üretimde adil bir vergi sistemi oluştuğu vakit, üretim yapan firmalar desteklendiği vakit, vergi, SGK primlerinde de teşvik edildiği vakit üretim modelimiz gelişir, borç ve faiz sarmalından kurtulmuş oluruz.” ifadelerini kullandı.
“İSRAFI ÖNLEMELİ, YOLSUZLUĞUN ÖNÜNE GEÇMELİ”
Taş, üretim modelinin şeffaflık ve hesap verebilirlik ilkesine dayalı olması gerektiğini vurgulayarak, “Özellikle ülkeyi yöneten iktidarın kamu kaynakları konusunda israfı önlemeli, yolsuzluğun önüne geçmeli ve bu ekonomik ve üretim modelinde halkın güvenini sağlamalıdır. Bu yapıldığı takdirde üretime dayalı ekonomik model toplum tarafından kabullenmiş olur.” açıklamasında bulundu.
Son olarak Taş, gelişmiş ülkelerin borç ve faiz sistemlerine dayalı ekonomik modellerden uzak durduklarını belirtti.
“BORÇ VE FAİZE DAYALI BİR EKONOMİK MODEL HİÇBİR ZAMAN BAŞARI GETİRMEZ”
Taş, şöyle devam etti: “Özellikle gelişmiş ülkelerin hiçbirinde borç ve faize dayalı bir ekonomik sistemleri yoktur. Faiz oranları hemen hemen sıfıra yakındır ve borçlanmayan ülkelerdir. Borçlanan ülkeler buyruk altında ve kendilerini hiçbir zaman geliştirememektedirler. Sonuç olarak borç ve faize dayalı bir ekonomik model hiçbir zaman başarıyı getirmez. Bunun için bilgiye, üretime ve yüksek teknolojiye yatırım yapmak zorundayız. Özellikle nitelikli insan kaynağını yetiştirmemiz gerekir. Ne kadar yeraltı zenginlikleriniz, madenleriniz dahi olsa nitelikli insan kaynağınız yoksa yüksek teknolojik ürünler üretemezsiniz ve sürekli dışa bağımlı kalırsınız.”