Fuarlar her ne kadar ticari mantıkla düzenlense de ve düzenlenen fuarlarda ticari işlevsellik ağırlıklı konu olsa da kültürel ve sanatsal fuarların da ülkeler arası, ulusal ve bölgesel manada düzenlenen programları vardır.
Kitap fuarları, Mobilya, İnşaat, Turizm, Giyim ve Teknoloji Fuarları etkinlik alanları geniş olan ve her yıl düzenlenme ihtiyacı hissedilen türlerdendir.
Bu manada kültürel değerler, eğitim süreci, kişisel gelişim, bilgi edinme, zihinsel aktivite ve donanımı açılarından her ülkenin ve bölgenin kendi çapında düzenlemeye çalıştığı kitap fuarlarının, küçük yaş kategorilerinden büyüklere kadar sağladığı olanakların farkında olarak birçok okuma faaliyetleri organize edilmektedir.
20 Ekim günü başlayan ve 28 Ekim günü son bulan kitap fuarının bu yıl ikincisi düzenlendi. Vali Bey’ in hassasiyeti ve girişimlerinin ortaya çıkardığı geleneksel kitap fuarı programının sürekli hale gelmesinde Belediye ve Kültür Müdürlüğü’ nün yanında en büyük pay Milli Eğitim Müdürlüğü’ nde oldu.
Öğrenci katılımlarının sağlanması, yazarların ağırlanması ve eşlik edilmesi, okullarda konferanslar verilmesi, öğrencilerin fuara taşınması gibi göze çarpan sorumluluk bilinci ile çocuk ve genç potansiyelin kitap olgusuna yönelik bakış açısının olumlu olana yöneldiği programların temelinde gösterilen gayretler ve edinilen maddi yükümlülükler var.
Özellikle altı çizilmesi gereken konu, yazar kadrosunun zenginliği ve öğrencilerle yaptıkları sunumlar ve söyleşiler. Okul Müdürlerinin her bir yazara yaptığı mihmandarlık ile kendi okullarında ağırladıkları konferanslarda yarattığı etkiler şahit olunması gereken kazanımları özünde taşıyordu.
İhsan Süreyya SIRMA, Hayati İNANÇ, Mehmet ÇELİK, Mehmet Ali BULUT, Ahmet ŞİMŞİRGİL, Vehbi VAKKASOĞLU ve İlhami IŞIK gibi güçlü kalemlerin ve değerlerin katılım sağladığı fuarın diğer değer sahibi katılımcıları da birikimleri ve etki alanlarıyla doğrusu fuara renk katan etkenler oldular.
Kendi alanlarının birikiminin yanında tecrübe ve bakış açılarının idealler üzerine kurulu donanımlarını verdikleri konferanslarda fazlası ile dile getirirken, öğrencilerin duyduklarının yanı sıra yazarların kitaplarından okudukları bilgi birikiminin iyi bir temel attığı kesin…
Valilik önüne açılan dev merkezde yayınevleri de katılımlarıyla birçok yazarın eserlerinin okurlarla ve ilgili kişilerce ulaşılmasına olanak sağladı. Geçmiş ve güncel kitapların okuyucularla buluştuğu mekânda sergilenen her çeşitten kitap, satın alınabilir bir fiyat etiketine sahipti. İstenen esere ve istenen indirimlerle ulaşma imkânı sayesinde yoğun bir haftanın yorgunluğu yaşandı.
Tabi kendi açımdan yorumlayacak olursam, sivil katılımcı sayısının geçen seneye nazaran daha az olduğunu söylemek üzücü oluyor. Çünkü büyüklerin ellerini çekmeye çalıştığı kitapların değerini ve sağladığı faydaları unutan bir dönüşümün olumsuz manzaralarını görebiliyoruz.
Kitap dünyası sadece okul yıllarında ve belli dönemlerde okunması gereken kaynaklar değil; Kişisel gelişimi, zihinsel donanımı, mesleki uzmanlığı, insanı, evreni, kendi varlığını tanıma fırsatını, toplumsal yasaları ve dinamikleri, psikolojik ve duygusal boyutlarımızı, düşünsel tarihimizi, tarihsel birikimimizi bilgi olgusu olarak önümüze koyan, hatırlatan, tecrübe katan kaynakların ana temeli olma sorumluluğunun unsurlarıdır.
Küçükleri yönlendirmek yetmiyor, evde, işte, sosyal çevre içerisinde günün az bir kısmında bile olsa kitabı ele almak, sayfalarını karıştırmak, bilgiye ulaşmayı kolaylaştıracak bir girişimin çabalarında olmak, kazanımların en önemlisi olacaktır.
Çünkü hayatımızın büyük bölümünde boş zaman alanlarını olmadık boş uğraşlarla geçirebilirken, 20-30 dakikalık bir bilgi hazinesi kitap ile baş başa geçirmeyi yük görebiliyoruz. Bir de kitap olması şart değil, sanal ortamın bilgi kaynaklı ortamları ve haber nitelikli kazanımların edinilmesinde elimizdeki telefonu, evdeki bilgisayar veya televizyonları kullanabilmenin yolunu bulmamız gerekiyor.
Kitaplar belki yemek yemeyi, su içmeyi, yolda yürümeyi öğretemiyor; Ama düşünme becerisini, yaşamanın kanunlarını, toplumsal hayatın gereklerini, psiko-sosyal gelişim evrelerimizi edinebilmeyi, eğitim ve öğretim donanımlarına ulaşabilmeyi, zihinsel süreçlerimizi geliştirebilmeyi sağlayan etkenler zincirini önümüze sermekten geri kalmıyor.
Günümüz medya ve basın organlarının, çevresel etmenlerin bozucu etkilerinin, algı operasyonlarının, terör ve şiddet olaylarının nedensellik yarattığı insan hayatında bilinç sahibi olmanın, kendi değerinin farkında olmanın ve bilgiyi kullanabilmenin yolu kitap sayfalarından geçtiği göz ardı edilmemeli.
Doğruyu bulmanın yolunda ise tek kaynaktan beslenme hatasına düşmeden, değişik kaynaklardan, farklı kitaplardan, ayrı yazarlardan okuyarak gerçeklere ulaşmak mantıklı olanı yapmaktır. Çünkü bir kitap bir yazarın bakış açısı ve değerlendirmesi olurken, aynı konuda değişik görüşleri edinmek ve tahlil gücü ile doğruyu belirlemeye çalışmak bize değer katacaktır.
Tabiri caiz ise dini kaynakları da felsefi eserleri de toplumsal ve duygusal kitapları da hem kendi içerisinde hem de türleri arasında değişik kaynaklardan okuyarak doğrulara ulaşmanın yollarını bulmalıyız.
Gelecek yıllarda da sürmesini dilediğimiz kitap fuarının gözle görülen bir somut katkısı olmasa da önümüzde bir hazine olarak durduğunu fark etmemiz, kişisel dünyamıza katmanın gayretlerini göstermemiz gerekiyor.
YORUMLAR