Lübnan’daki saldırı İslam’a karşı yapılan bir saldırıdır

Batman sivil toplum kuruluşları, Lübnan’da siyonist işgal rejimi tarafından yapılan ve Hizbullah lideri Hasan Nasrallah ile birlikte birçok kişinin şehit olduğu saldırıyı kınayan bir yazılı açıklama yaptı.

Katil, siyonist terör şebekesi israilin, ABD ve batı müttefikleri ile 12 aydır Gazze’de uyguladıkları katliamların benzerini dün akşam Lübnan’ın başkenti Beyrut’ta gerçekleştirdiği belirtilen açıklamada, “Lübnan’da farklı noktalara yönelik bombardımanda 500’ü aşkın Müslüman şehit edildi. Binlerce Müslüman da yaralandı. Bu saldırılarda Hizbullah lideri Hasan Nasrallah ve ona yakın kurmayları da şehit edildi. Hasan Nasrallah, tüm tartışmalardan uzak, israile karşı, siyonizme karşı Gazze’nin yanında durarak, israille çatışarak şehit edildi. Rabbim şehadetini kabul etsin.” denildi.

“Bu hak-batıl mücadelesidir”

Bu saldırıdaki amacın kendilerine israilin amacının sadece HAMAS ya da Hizbullah olmadığını gösterdiği vurgulanan açıklamada, “Saldırıdaki amaç vadedilmiş tüm topraklardır. Yine ayan olan şey bu saldırıları israil tek başına değil, şer ittifakı kurduğu, hizmetkârları olan ABD, İngiltere, Fransa ile işbirliği içerisinde yapmıştır. Tüm bunların ışığında bu vahşetin, bir bölgeye, bir beldeye, bir ülkeye yönelik değil, İslam’a karşı olduğunu söyleyebiliriz. Yani bu bir hak-batıl mücadelesi olarak değerlendirilmeli.” ifadelerine yer verildi.

“Cesareti İslam beldelerindeki tefrikalardan alıyorlar”

İşgal rejimi ve Batı’nın bu saldırganlığını, İslam ülkeleri ile devam eden diplomatik ilişkilerden, kesilmeyen ticaretten, İslam topraklarından israile akan petrol ve cılız serzenişlerden aldığına dikkat çekilen açıklamada, “Vahşetin asıl cesaret kaynağı, İslam beldelerindeki tefrikalar ve yöneticilerinin iktidar hırsları ile bağlı oldukları batılı dostlarıdır. Oysa Rabbimiz onları dost edinmememiz hususunda bizi kati bir şekilde uyarıyor.” denildi.

“Gazze’yi Beyrut’tan, Tahran’ı Diyarbakır’dan ayırırsak israilin emellerine hizmet etmiş olacağız”

Açıklamanın devamında şunlar kaydedildi:

“Unutmayalım ki, Gazze’yi Beyrut’tan, Beyrut’u Şam’dan, Şam’ı Bağdat’tan, Bağdat’ı Kahire’den, Kahire’yi Tahran’dan, Tahran’ı Diyarbakır’dan, Ankara’dan ayırırsak, israilin emellerine hizmet etmiş olacağız. İhtilaflarımızı bir yana bırakıp, siyonizme ve onun emellerine karşı, batıla karşı, Resulullah’ın buyurduğu gibi yekvücut olmalıyız. Aksi takdirde dün Gazze’de bugün Beyrut’ta yaşananlar yarın ülkemizde dahil tüm İslam beldelerinde yaşanacaktır.

Yöneticilerimizden beklentimiz, bu siyonist vahşet karşısında gerekli tedbirleri almaları ve gerekli adımları atmalarıdır. Tüm ihtilafları bir tarafa bırakarak, asıl düşmana siyonizme, ABD’ye ve işbirlikçilerine karşı birlik olmalılar.” (İLKHA)