Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir

UZMANLARDAN BİT VAKALARINA KARŞI UYARI!

2024-2025 yeni eğitim-öğretim yılının

2024-2025 yeni eğitim-öğretim yılının başlamasıyla her yıl olduğu gibi veli ve öğretmenleri endişelendiren konulardan biri olan bit vakalarına karşı uzmanlar, uyarılarda bulundu.

Okullarda, çocuklar arasında görülebilen bit vakaları, veli ve öğretmenleri endişelendiren bir konu.

Önemli açıklamalarda bulunan Deri ve Zührevi Hastalıklar Anabilim Dalı öğretim Üyesi Dr. Semahat Alp, bitin en çok çocuklarda görüldüğünü, bitlenmenin kulak arkası ve ense bölgesinde yaygın olduğunu ifade etti.

Alp, bit bulaşmasını önlemek için ortak eşya kullanımından kaçınılması gerektiğini ve saçların düzenli olarak taranmasının önemini vurguladı.

“BİT, EN ÇOK KULAK ARKASI VE ENSE BÖLGESİNDEKİ SAÇLI DERİDE GÖRÜLEBİLİYOR”

Bitlenmenin belirtileri hakkında bilgi veren Alp, “Bit, insan vücudunda özellikle kan emerek beslenen bir parazittir. Bitin yaptığı enfeksiyona bitlenme deniliyor. Tüm dünyada görülen bir hastalık türüdür. Genellikle çocukluk çağında görülmektedir. Bitlenmede ilk ve en son görülen belirti, kaşıntıdır. Kaşınmaya bağlı oluşabilecek birtakım yaralanmalar, kızarıklarla da meydana gelebilir. Çocuklarda en çok saç bitlenmesi görülmektedir. Bu vaka en çok kulak arkası ve ense bölgesindeki saçlı deride görülebiliyor. 1 hafta 10 gün içerisinde yumurtalardan canlı bitler ortaya çıkabiliyor. 2-3 hafta sonrasında da yumurtadan çıkacak bir bitin yeni yumurtalar yapma evresine dönüşümü gerçekleşebiliyor.” ifadelerini kullandı.

Alp, “Erken fark edildiği zaman tedavisi kolaylıkla yapılabilir. Fark edilmediği zaman diğer insanlara bulaştırma olasılığı yüksektir. Boyun altında, lenf bezlerinin büyümesine yol açabilir. Başka bakteri enfeksiyonları ile deri bütünlüğü bozulduğu için kaşınma meydana gelebilir.” dedi.

Alp, bitlenmede tanı ve uyuz hastalığını arasındaki farkına değinerek, “Uyuz hastalığını yapan etken başka bir parazit, bitlenmeyi yapan etken ise başka bir parazittir. Bitlenmede tanı yetişkin bireylerde de olabiliyor. Öncelikle saç kısmında hareket eden canlı görmek mümkündür. Ancak kulak ve ensede saç köklerinin yakın kısımlarında küçük beyaz küre şeklinde halk arasında sirke yani yapıların bit yumurtalarını görerek de tanı konulabiliyor.” şeklinde ifade etti.

“TARAK, TOKA, TIRNAK MAKASI, ŞAPKA VESAİRE EŞYALARIN ORTAK KULLANILMAMASI LAZIM”

Bitin insan vücudunda kalma süresi hakkında da konuşan Alp, “Ne kadar sık duş alınsa da bitlenmeyi bu şekilde azaltmak mümkün değildir. Bit, insandan insana bulaşan bir parazittir. İnsan vücudu dışında 2 günden fazla yaşayamaz. Yastık ve çarşaflarda sirkeler bulaştığı takdirde, bu süre 10 güne kadar uzayabiliyor. Özellikle ortak kullanılan eşyalar olduğunda bulaşma riski daha fazla oluyor. Dolayısıyla Tarak, toka, tırnak makası, şapka vesaire eşyaların ortak kullanılmaması lazım. Bu tarzda hijyen kurallarına dikkat edildiği zaman buluşma olasılığı en aza iniyor. Canlı bitlerin uzaktan mesafelere uçma gibi bir yetenekleri olmadığından, yakın temastan olabildiğince uzaklaşmak gerekiyor.” ifadelerini aktardı.

Alp, öğretmen ve velilere bu konuda düşen görevleri hakkında, “Özellikle öğretmenlerin bit tespiti konusunda dikkat etmesi gerekir. Sürekli olarak öğrenciler hem bilgilendirilebilir hem de sürekli kontrol edilebilir. Velilerin ise çocukların saçlarını düzenli aralıklarla muayene etmeleri, gerekli ilacı almaları gerekirl. İnce taraklarla saçları düzenli olarak taramak, bitlerin azalmasına vesile olacaktır. Ağız yoluyla alınabilecek ilaçlar da mevcuttur.” şeklinde kaydetti. (İLKHA)