ÇEVRE TEMİZLİĞİ VE TEMİZ HAVA

Doğal koşullar ile insan eli değdikten sonra yaşam alanlarının sağlıklı ortam özelliğini sürdürme hali arasında uyumlu bir seviye yakalandığı an Hava, Su, Toprak ve Çevre Kirliği sona ermekte.

Doğal ortamın sağlıklı koşullarını yaratmak çok mu zor?

Çevremizde olması gereken yeşilliğin eksikliği ve temiz havanın yerini kirli havaya bıraktığı bir ortamın yakıcı sıcaklığını hissetmek, psikolojik olarak hayata karşı bir soğukluk yaratıyor.

“Neden TPAO tesislerinin yaşam alanlarında oluşturulan doğal ve sağlıklı ortam, şehir merkezinde ve yeni yerleşim birimlerinde oluşturulamadı?

Ya da TÜPRAŞ tesislerinin hava saldığı kirli havayı solumaya mahkûm olmak zorunda mıyız?

Özel sektöre geçiş ile birlikte yüksek kazanç sınırlarını aşan geliri ile ilimizin adını duyuran ama ilimize hiçbir katkısı olmayan bir tesis olarak kirlilik kaynağı durumunda sağlığımızı tehlikeye atmaya devam eden arıtım merkezi olan TÜPRAŞ Rafinerisi!

Çalışan personelinin çoğunun başka illerden gelmesi, ilimize sağlaması gereken gelir düzeyinin yüksek olmaması, üretilen mamul ürünlerin il piyasasında halka yüksek fiyatlarla yansıması gibi eksi puanların üzerine hava kirliliğine sebep olan konumu ile de doğrusu eleştiri kapılarının açılmasına yol açmakta.

Eksikliğimiz, çevre temizliği ve temiz hava konusunda düşünülen projelerin hayat bulamaması noktasındaki duyarsızlığımızın son bulmaması. Toplumsal bilinçle ile yerel yönetimlerin duyarlılık katsayısının yüksekliğini aynı hareket eyleminde buluşturmak çözüm olacaktır.

Ağaç ve yeşil alanların, yaşam alanlarımızla aynı doğrultuda bir mekân yaratması, sağlık sektöründe istendik bir başarı düzeyi yakalayacaktır. Eksikliği hissedilenlerin başında, Hava, Su, Toprak ve Çevremiz gibi sağlıklı koşullarına muhtaç ortamların insan yaşamına verdiği olumsuz katkılar gelmekte.

Doğal çevreden suni çevrelere dönüşümün aşamaları şehirleşmenin bir gerekliliğidir. Kırsal alanların beton yığınlarına döndüğü gelişim evrelerinin günümüz şehir yapılarına geçişte yarattığı sıkıntılar ve kirlilik, yerleşim birimlerinde kendini göstermekte.

Doğal Çevre ile Kentsel yaşam arasındaki çatışmaya rağmen Hava, Su, Toprak ve Psikolojik kirlenmeye neden olan etkenleri ile insan doğası değişime adapte olmaya devam etmekte.

Tabiatın olağan seyrini bozma adına, yerleşim birimleri oluşturulurken tahribatlarda bulunmayı önleyemiyoruz. Doğal olanı bozmadan, yeni çevreler oluşturma ile yeni yerleşim birimleri meydana getirdikten sonra çevrenin düzenini ve temizliğini sağlama noktalarında önemli engeller var. Temizlik ve çevre düzeni bilinç işi!

Çevre Kirliliği, sebep olan tahribatlar itibariyle, çevre elemanı durumundaki canlıların doğasını bozucu etki yaratan ve cansız unsurların da doğal yapılarını yıkıcı yönde değişime uğratarak havaya, suya, toprağa yabancı maddelerin karışmasını ifade eden bir kavramdır.

Kullanılan enerji, yakıt, su ve ihtiyaç malzemelerinin atık olarak doğaya dönüşümü kirlilik unsuru olmakta…

Katı atıklar ve çöpleri geri dönüşüm gibi kullanılabilir maddelere dönüştürme yerine, kırsal alanlarda doğaya terk edilmesi havada, toprakta ve yerine göre doğal su kaynaklarında bozucu etkilere neden olmakta.

Özellikle koca bir köy olma manzarasından kurtulamayan ve sağlıklı bir şehirleşme modeli gösteremeyen ilimiz için çevre kirliliği konusunda öneri niteliğinde söylenebilecek çok şey var. Gece havaya salınan petrol ve türevi kirli havanın yarattığı zehirli havanın sebebi olan hastalıkların kaynağını kurutmanın yolu donanımlı bir filtreleme sistemini pahalıya mal olsa da kurmak ve kullanmaktır.

İlimiz coğrafik yapısı ve konumu itibariyle alçakta yer alan ve hava dönüşümüne kapalı olan bir yerleşkeye sahip. Daha doğrusu basık bir ova görüntüsünden dolayı biriken toz tabakaları ve toplanan kirli ve isli havanın dağılmasına engel bir konumda. Dışarıdan şehre bakıldığında biriken tozlu ve kirli havanın nasıl yığıldığı ve hava akımlarının dönüşümünün zor olduğu tespit edilebilir.

Coğrafik konumu ile hava dolaşımı olayının yetersiz kaldığı ve hava tabakalarının yaz veya kış aylarında üzerinden eksilmediği bir yaşam alanının adayı ilimizin sağlıklı şartlara kavuşması adına, yeşil alanlara ağırlık vermek, ağaç bilincini artırmak ve projeler üretmenin yanında mevcut atık maddelerinin geri dönüşümünü sağlamak için tesisleşmenin yollarını açmak gerekiyor.