Daha neler ne yorumlar, her kafadan bir ses, söyleyenler her kes içini boşaltıyor, işin gerçeğini, olayın boyutunu, bilmeden veya bilip te bilmemekten gelen köşe yazarları, yorumcular, analistler. Doğrusu İran ve İsrail dünyanın gündemini meşgul etmeyi başardılar.
Peki savaşmazlar da, yaptıkları danışıklı düğüş mü, alttan altta dost mudurlar, çıkarlarımı bu karışıklıkta var, aslında hiç birisi değil.
İşin özü şu ki, eski ve güçlü devletler, kendilerine bir hakimiyet ve yaşam alanı açarlar. Örneğin geçmişte Almanlar kendi çevresinde bir yaşam alanı kurmak için, Almanca konuşan Avusturya, Lüksemburg, İsviçre başta olmak üzere çevresinde bir etki alanı kurmak istediler, ama 1.ci ve 2.ci Dünya savaşlarında büyük bedel ödediler.
Bugün Türkiye nasıl Orta Asya da ki Türki Cumhuriyetlere bir abilik yapmak istiyorsa, bir etki alanı kuruyorsa, veya kurmak istiyorsa. İşte İran da çevresindeki Şia mezhebini baz alarak çevrede bir hakimiyet alanı, bir yaşam alanı, kendisi bir çekim merkezi kurmaya çalışıyor, biliriz ki İran bugün Irakta, Suriye’de, Lübnan’da, Yemende, Şia mezhebinin olduğu her yerde vardır.
Bu alanda İran ile İsrail’in çıkarları kesiştiği yer Suriye ve Lübnan’dır, İran tarih boyunca hep Orta Doğudan Akdeniz’e çıkmak istemiş, bunun için Irak üstünden Suriye ve Lübnan en iyi ve mantıklı yoldur. Burada İsrail ile İran’ın çıkarları çelişiyor, dolası ile karşı karşıya geliyor.
Şu sıralar İsrail Azerbaycan’a yerleşmiş, İran’ı karıştırmak için Azeri kartını oldukça işliyor, İran ise ilk günden beri Lübnan Hizbullah ve Şia olmayan Haması destekleyip karşılık veriyor.
Görünen o ki bu iki ülke hep vekalet savaşı yaparlar, bire bir karşı karşıya çabuk gelmezler.
YAPAY ZEKÂ FAYDA MI ZARAR MI? (2)
Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.