Keklik avlanma zamanı

1

BEĞENDİM

Haber: M.Sait Temel

0

Kırsal alanlarda her şeyin belli bir zamanı vardır, Ekin ekme ve biçme zamanı, Bulgur kaynatma zamanı, koyunların süt sağma ( Beri ) zamanı. Birde avlanma zamanı vardı, bunların en ilginci de Keklik avlanma ( Hêl) zamanıdır, keklik avlamak için karın günlerce yağıp yerde kalması lazımdır.

Kış aylarının şiddetini artırdığı karın lapa lapa yağdığı günler, bizim Tılmerç ve Mezralarımız Teyar, Emso köylülerin avlanma alanı aynı idi, o gün bütün köylüler şenliğe gider gibi elinde bir sopa alan üstünü başını örter, bir keklik yakalamak için seferber olurlardı.

Avlanma sahamız genellikle Tılmercin kuzey kesimi Teyar ve Emso arasında Teyar Deresini çevreleyen tepeler Kıradağa kadar geniş ve engebeli bir alan vardı, çünkü Keklik denen mahluk, yeşil alanlarda otlanır, Tepedeki kayalıklarda geceler,  sıkışınca da vadi dibindeki çalı çırpıda saklanırdı.

Sabah karın yağması ile köylüler bir bir çağırır bağırır, kendilerini bu ilginç ve zor ava motife ederlerdi, Av sahasına vardığımızda büyükler bizleri tepelerde konan keklikleri uçurmak için yukarılara sürerlerdi, akıllı ve kurnaz olanlar vadinin dip tarafında kalırlar çünkü onlar kekliğin nerelere sığınacağını iyi hesaplıyorlardı, bizler çocuk ve genç halimizle o tepelere çıkar, el ayaklarımız üşür, vücudumuz ter içinde kalır, bu terleri kurutmak için karın üstünde dakikalarca uzanırdık.  kekliği yuvasında kaldırır, sürü halinde uçuşurken de bir bağırış.  Geldi.. Geldi… Geldi.. diye bağırırdık bin bir emekle kaldırdığımız kekliği akıllılar avlardı bizler genellikle akşam eve boş gelirdik.

1960’li yıllarda her sene ava çıktığım olmuş ama bir tek keklik yakaladığım olmadı, çünkü benim kaldırdığım kekliği başkası yakalardı, keklik avında usuldür kim yakalarsa keklik onundur.

Şimdilerde o günleri hatırlarken çok üzülüyorum, kar yağmış her taraf kapalı, günlerce yiyecek bulamayan, gücünden kıvamında düşen bu havyalara ne eziyet çektirip avlanırdı, bu hayvan bir uçar ikinci sefer hem kardan hem de aç olduğundan düştüğü yerde kalırdı.