AÇIK ÖĞRETİM LİSESİ NEDİR? (1)

Amaç eğitim-öğretim hizmetini tüm yaş gruplarına ve kademelere yaymaktır.

Yaşı ve cinsi ne olursa olsun tüm vatandaşları ve ülkenin farklı yapısal işleyişinde eğitim sürecini ve gelişim dönemlerini almak isteyenleri eğitim faaliyetleri içerisine almaktır.

Gelişim evrelerinin edinilmesi gereken donanımlarını insanlara aktarmak sorumluluğuyla eylem tarzları belirlemektir.

İstatistik verilerine göre Anaokulu, İlkokul, Ortaokul ve Lise kademesinde ülkemizde okul çatısı altında 20 milyon öğrenci olduğu belirtilmekte. Bu potansiyel sayı sadece okul çatısı altında yüz yüze eğitim gören rakamları gösteriyor.

Bir de okul çatısı altında değil de okul dışından eğitim faaliyetlerini sürdüren ve değişik/farklı nedenlerle okul çatısı altına giremeyenlerin eğitim faaliyetlerini yürüttüğü merkezi organlar var.

Ankara merkezli Açık Öğretim Kurumlarına bağlı her şehirde kurulan Bürolarda yılın belli dönemlerinde (Eylül, Şubat, Temmuz aylarında) yeni kayıt ve kayıt yenileme çalışmalarıyla kayıtlı öğrencilerin diploma alma amacıyla devam ettiği örgütlü bir yapı var.

Resmi tanımlama itibariyle okul çatısı altında öğrenimlerine devam eden yaklaşık 20 milyon öğrencinin yaptığı/yürüttüğü sisteme Örgün Eğitim Sistemi; Okul çatısı altına girmeden ve yapılan kayıtlarla, alınan ders kaynakları yardımıyla yılın 3 döneminde (Şubat, Haziran ve Temmuz aylarında) girilen sınavlarla mezun olmaya çalışan öğrencilerin bağlı olduğu Yaygın Eğitim Sistemi aktif görevlerine devam etmekte.

Yalnız Yaygın Eğitim Sistemi sadece Açık Öğretim Lisesi faaliyetleri ile sınırlı değildir. Yanı sıra Açık Öğretim Ortaokulu gibi 1. Kademe ve 2. Kademe Okur/Yazarlık gibi İlkokul kademeleriyle de diploma edindirme birimlerinden oluşur.

Bunlara ayrıca Halk Eğitim Merkezine bağlı diğer tüm Kursları, sportif ve kültürel öğreticilik faaliyetlerini; Çıraklık, Kalfalık ve Ustalık Diplomaları edindirme eğitimlerini de ekleyebiliriz.

Sadece mesleğe atanan gençlere değil, esnaflık yapan ve işyeri olanlara da belge/diploma edindirme çalışması yürüten Yaygın Eğitim Sistemi ile birlikte Örgün Eğitim Sistemine bağlı potansiyel sayıda eklenirse ülkemizin yarısından fazlasının Öğrenci olduğu söylenebilir.

Ah şu PANDEMİ Dönemi yok mu?

“İnsanlık tarihinin karanlık 2 yılı” diye tanımlama yapmak istediğim bu dönem hakikaten bizden çok şey götürdü.

Nasibini eğitim-öğretim sistemi de aldı. Eve kapanma ve sadece “Makineye Bağımlılık” değil, insani değerlerimizi de kaybetme sonucunu doğuran bu dönemin hala toparlanamayan sarsıntılarını yaşıyoruz.